ANASAYFA arrow right 20 Yıl Önce

Yoksulluğun olduğu yerde huzur olmaz

Yoksulluğun olduğu yerde huzur olmaz
YAYINLAMA: 25 Aralık 2022 / 20.50
GÜNCELLEME: 25 Aralık 2022 / 20.50
Vali yardımcısı Kurdoğlu, toplumu insan vücuduna benzeterek, “Toplumun bir kesimindeki bozulma tümüne yayılır” derken, Büyükşehir Belediye Başkanı Celal Doğan iş adamlarına çağrıda bulundu:

Büyükşehir Belediye başkanı Celal Doğan, üretim yapmanın, fabrikalar açmanın milli ekonomiye katkı olduğunu, ancak bu kentte huzurlu ve mutlu yaşamanın yolunun  bireyler arasındaki gelir farkının azalmasıyla sağlanabileceğini vurguladı.

Olanaklarımızı paylaşma konusunda cömert olmalıyız

Son üç yıldır ekonomik krizlerden dolayı sokakta yaşayan ve sokakta çalışan çocukların sayısında önemli oranda artış meydana geldiğine dikkat çeken Doğan, “İş adamlarına çağrıda bulunurken, yoksulluğun olduğu yerde huzur olmaz. Yoksulluğun olduğu yerde dürüstlük olmaz. Yoksulluğun olduğu yerde suç oranının artmaması mümkün değildir. Gaziantep’te suç oranını azaltmak istiyorsak, mutlu ve huzurlu bir kentte yaşamak istiyorsak, kendi olanaklarımızı başkasına verme konusunda biraz daha cömert davranmak gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu.

Sorunları kökünden kazıyacak tedbirler alınmalı

Ülkemizde ve ilimizde yoksulluğun boyutlarının her geçen gün arttığını, bu durumdan en çok çocukların etkilendiğini ifade eden Doğan, “Bugün gelişmekte olan ülkelerin çoğunda gecekondularda yaşayan bir takım insanlar elbette vardır. Ama bizim gibi yoksul ve gelişmekte olan ülkelerin bu sorunun çok daha büyük boyutlara ulaştığı görülüyor. Bunun nedenlerinden biri ekonomik, diğeri de sosyal ve kültürel nedenlerdir. Bunları kökünden kazımadıktan sonra, ancak biz kendi evimizin önünü temizleme şansını elde etmiş olabiliriz. Yoksa Mardin’deki, Diyarbakır’daki, hatta daha ileri giderseniz Hakkari’deki çocukların sorunlarını çözmenin bir devlet politikası haline gelmeden ortadan kalkmayacağı açıktır. Çünkü yarın Hakkari’deki çocuk, Diyarbakır’daki çocukta bir başka yere gidip suç işleyecek ortam bulabilir. Onun için bu iş bir devlet politikası haline gelmelidir. Kökünden kazıyacak tedbirlerin uzun vadeli olması zorunluluğu vardır” diye konuştu.

Sokaktan okula okuldan işe taşımak gerekir

“Sokaktaki çocukların bizim çocuklarımız olduğu gerçeğini unutmamak gerekir” diyen Doğan, “Bu çocuklarımızı giydirmek, sadece karnı doyurmak, o gün için geçindirmek yeterli değil. Asıl onları sokaktan okula, okuldan eve, hatta işe taşımak önemlidir” dedi. Doğan, bazı çocuklarında özellikle yatılı okula yerleştirilmiş olmasının sevindirici olduğunu söyledi.

Yaşanabilir bir kent sosyal dertlerin ortadan kalkmasıyla sağlanabilir

Gaziantep’in tek yönlü büyüdüğünü, ancak tek yönlü büyümenin halkı huzurlu yapmayacağını kaydeden Doğan, “Şehrimizdeki üretimin büyüklüğü bir gerçek. Ama bu üretimin büyüklüğü ve şehrin daha huzurlu ve yaşanabilecek bir yer olması bu sosyal dertlerin ortadan kalkmasına bağlıdır. Bir fabrika daha, bir fabrika daha, bir fabrika daha. Belli milli ekonomimizde çok büyük bir katkıdır fabrikalar. Ama çocuklarımızın ve bu kentte bulunanların, bu şehirde huzurlu yaşayabilmesi katmanlar arasındaki farkın azalmasına bağlıdır. Onun için Gaziantepli iş adamlarına çok ciddi görev düşmektedir. İş adamlarına düşen görevleri organize etmekte kurumlara ve sivil toplum örgütlerine düşmektedir. Biz de Büyükşehir belediyesi olarak sadece bunun öncülüğünü yapıyoruz. Kurumlarımızın katkısına minnet duyuyoruz, ama artırılmasını da talep ediyoruz” diye konuştu.

Aşevleri açmak durumuna geldik

Doğan, “Geçmiş yıllarda  aş evlerine karşı olduğunu, ancak bugün her zamankinden daha fazla aşevleri ihtiyacının gündeme geldiğini vurgularken, bugün Gaziantep’te sadece 1700 kişinin ihtiyacı yok bu işlere. Belki on binlerinin ihtiyacı var. Hedef 10.000’leri giydirmek, hatta 100.000’lerin kırtasiye masraflarını sağlayacak bir çalışma yapmak. Ama bu çocukların sorunları bununla da bitmiyor. Bu ay içerisinde belki de 15 Ekim’e kadar Gaziantep’te Türkiye’nin bu son üç yıldaki ekonomik koşullarından dolayı artan yoksullukdan dolayı aş evlerini açmak durumuna geldik. Burada da iş adamlarımıza görev düşüyor” şeklinde açıklama yaptı ve Bekirbey, Hacıbaba ve Perlikaya’da aş evlerinin dizaynının bittiğini, çok kısa bir zaman içinde iş adamları ve bazı kurumlarla bir araya gelip nasıl katkı yapabileceklerini konuşacaklarını söyledi.

Ya hep beraber mutlu oluruz ya da kimse mutlu olmaz

Toplum içerisinde, cemiyet içerisinde yaşıyorsak ya hep beraber mutlu oluruz ya hiç kimse mutlu olamaz diyen vali vekili Mehmet Kurdoğlu da “Vücudunuzun bir organı, bünyenizin bir yerinde bir yara varsa o yara tüm vücudu rahatsız eder. Toplumda insan vücudu gibidir. Bizlere düşen en küçük yarayla dahi devlet olarak, millet olarak müdahale edebilmektir. Mutluluğumuz, huzurumuz ancak el birliği ile birlikte olmaktan ve acıları, sevinçleri, üzüntüleri birlikte paylaşmaktan geçmektedir” diye konuştu.

Öğrencilerin büyük bölümü fakir ailelerin çocukları

İlköğretim ortaöğretim öğrencilerinin büyük bölümünün fakir ailelerin çocukları olduğunu ifade eden Kurdoğlu, “Bu yıl ilimizde ilköğretim ve ortaöğretimde 350.000 civarında öğrenci eğitim görmekte. Bunun 250.000’i sadece il merkezinde. 250.000 öğrencinin içerisinde tüm toplumda olduğu gibi fakir, yardıma muhtaç, çocuklar bulunmaktadır. Bu çocuklara el atmak, bu çocuklara ulaşmak, hayırseverlerin, kurumların yaptığı, yardımları organize etmek valiliğimize ve Büyükşehir belediyemize düşen bir görevdir. Gaziantep’in sanayide ticarette önder il olduğu gibi huzurda da önder il olması hepimizin dileğidir” şeklinde açıklama yaptı.

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *