ANASAYFA arrow right Yaşam

Varyant virüs hızla artıyor, yeni hastalanma ve ölümler yükselecek

Varyant virüs hızla artıyor, yeni hastalanma ve ölümler yükselecek
YAYINLAMA: 11 Mart 2021 / 21.13
GÜNCELLEME: 11 Mart 2021 / 21.13
Gaziantep-Kilis Tabip Odası, 25 Aralık Devlet Hastanesi önünde “Toplumsal sağlık için demokrasi ve adalet istiyoruz” çağrısında bulundu

Gaziantep-Kilis Tabip Odası Başkanı Ayşegül Ateş Tarla, ülkemizde Koronavirüs salgınında 2,8 milyon kişinin hastalandığını, 30 bin insanın ise yaşamını yitirdiğini söyledi. “Dünyada ve ülkemizde varyant virüs artışı hızla devam etmektedir. Son açıklanan haritada ülkemizin yarısından fazlası çok yüksek risk ve yüksek riskli iken ve yeni tedbirler alınması gerekirken, kontrolsüz bir normalleşmeye gidilmiştir. Bunun sonuçları ne yazık ki hepimize tüm toplum olarak yeni bir pandemi artışı olarak yansıyacak, bu durum ise yeni hastalanma ve ölüm oranlarını da beraberinde getirecek” dedi.

En fazla yoksul, işçi, işsiz, dar gelirli kesim hastalandı ve öldü

Bir yıllık sürede ısrarla sosyal ve ekonomik destek ile toplumsal hareketliliğin kısıtlanmasının sağlanmadığını, aktif sürveyans ve filyasyon bir yana, endikasyonu olan herkese dahi test yapılmadığını, hastane tedavisi gerekmeyen hastaların izolasyonunda sorunlar yaşandığını, vaka sayılarının düşük gösterilmesi ile bulaş zinciri Sağlık Bakanlığı eliyle büyütüldüğü tespitini yapan Tarla, “Kasım-Aralık aylarında ise sağlık sistemi çökme noktasına gelmiş, ancak sağlık emekçilerinin özverili ve canla başla çalışması sonucu tablonun olabildiği kadar kötüleşmesi önlenmeye çalışılmıştır.  Pandeminin sahada karşılanamaması sonucu 2. ve 3. basamak hastanelerde hasta yoğunluğu artınca servisler ve yoğun bakımlarda yer bulma sıkıntısı yaşanması üzerine boş alanlar yataklı servis veya yoğun bakımlara dönüştürülmüştür. Bu durum Gaziantep’te çıkan yangında yaşandığı üzere ölümleri arttırmıştır. Pandemi ülkemizde ve dünyada eşitsizlikleri gözler önüne sermiş ve artırmış, en fazla yoksul, işçi, işsiz, dar gelirli kesim hastalanmış veya öldü” ifadesine yer verdi.

Sağlık Bakanlığı, aşı sürecini yönetemedi, toplumu tek aşıya mahkum etti

Başkan Tarla, Pandemi sürecinde sağlık çalışanlarının özverili çalışmalarına karşılık salgının başlangıcından itibaren Sağlık Bakanlığı tarafından yeterince korunamadığını, salgını yönetmedeki başarısızlıklar sonucunda 150 binden fazla sağlık çalışanının hastalandığını ve 385’inin ise hayatını kaybettiğinin altını çizerken, “Ağır çalışma koşulları hekim ve sağlık çalışanlarında tükenmişlik yaratmıştır. İnsan hakları ve Uluslararası Çalışma Haklarına aykırı olarak emeklilik, izin ve istifa hakları ellerinden alınan sağlık çalışanlarının özlük hakları ve çalışma koşulları pandemi süresince kötüleşmiştir. Pandemi döneminde şeffaf olmayan Sağlık Bakanlığı, aşı sürecinde de başarısız olmuş, süreci şeffaflıkla yönetememiş, toplumu tek aşıya mahkûm bırakmıştır. Hala ülkemizde kaç doz aşı alındığı, toplamda ne kadar alınacağı, aşıların ne zaman geleceği, başka bir firmadan aşı alınıp alınmayacağı, aşı firmalarına ne kadar ödeme yapılacağı gibi sorularımıza ne yazık ki bugüne kadar Sağlık Bakanlığı yanıt vermemiştir. Günlük aşı doz uygulaması çok yetersiz olup, bu gidişle ancak 2 yıla yakın bir sürede toplumun aşılaması yapılabilecektir. Aşılamanın eşitsizliklerden uzak, etik ilkeler ışığında, adil koşullarda yapılması esas olmalı” açıklamasında bulundu.

Aşı doz ve hız oranı arttırılarak toplumsal bağışıklık sağlanmalı

Gaziantep-Kilis Tabip Odası Başkanı Ayşegül Ateş Tarla, konuşmasını şu cümlelerle bitirdi: “Buradan Sağlık Bakanlığına çağrımızı yineliyoruz. Bugün yapılması gereken kamusal ve toplumcu bir sağlık sisteminin gerekliliğini akıldan çıkarmadan; işçilerin, işsizlerin, yoksulların, esnafın yaşamlarının ve sağlıklarını olumsuz etkilenmesini engelleyecek kararlar ve destekler alınmasıdır. Toplumsal hareketliliğe ve iller arası geçişlere, illere göre varyant virüs analizi yapılıp yeterli test ile uygun izolasyon önlemleri alınarak epidemiyoloji bilimi ışığında düzenleme getirilmeli, aşı doz ve hız oranı arttırılarak toplumsal bağışıklık hızla sağlanmalı. Tıp eğitimi başta olmak üzere eğitimi niteliksizleştirenlere; yanlış politikalar sonucunda toplum sağlığını bozanlara, bir avuç yandaşı zenginleştirirken, derinleşen ekonomik krizin bedelini sağlık çalışanlarına ve topluma ödetenlere; demokrasinin en temel değeri olan ifade özgürlüğünü, hukukun üstünlüğünü yok sayan anlayışa karşı mücadele etmeye devam edeceğiz. Toplumsal sorunlar da dahil hastalıklara neden olan bütün etkenlerle mücadele ederken, dün olduğu gibi bugün de hakikatin ve bilimin ışığında, korkmadan, hekimlik değerlerinin bize yüklediği sorumlulukla toplumsal sağlık için demokrasi ve adaleti savunmaya devam edeceğiz.” Hüseyin Karataş

 

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *