ANASAYFA arrow right Ekonomi

Üretimin ve üretenin desteklenmesi gerek

Üretimin ve üretenin desteklenmesi gerek
YAYINLAMA: 31 Ocak 2021 / 19.40
GÜNCELLEME: 01 Şubat 2021 / 22.00
Gıda Mühendisleri Odası Gaziantep İl Temsilcisi Onur Aydın, gıda fiyatlarının son yılların zirvesinde olduğu tespitini yaptı

Gıda fiyatlarında yükselişi durdurmak için her koşulda üretmeye devam edilmesi, üretimin ve üretenin desteklenmesi gerektiğini söyleyen Aydın, “Meralarımızı ve tarım arazilerimizi korumadan ve sürdürülebilir kılmadan, küçük aile işletmeleri, yerel tarım ve yerli üretimi destekleyici politikalar uygulanmadan, biyo çeşitliliğe ve yerel tohumlarımıza sahip çıkmadan, üretici, tüketici ve dağıtıcı kooperatiflerin yaygınlaştırılmasını sağlamadan, gıda egemenliği ilkelerine dayalı bir tarım politikasını derhal hayata geçirmeden gıda enflasyonuna dur diyemeyiz” şeklinde konuştu. 

Yapısal sorunların çözülmesi için adımlar atılmalı 

Tarımsal üretimin tohumdan, ilaca, akaryakıttan tarımsal makineler kadar dışa bağımlı hale getirildiğini açıklayan Aydın, "Uzun zamandır bu konuda açıklama yapmayan Cumhurbaşkanı geçtiğimiz gün, gıda fiyatları artışında esnafı hedef göstermiş; esnafı ağır cezalar ile karşı karşıya bırakacaklarını belirtmiştir. Öncelikle şunu söyleyeli; fiyatlardaki dalgalanma, ekonomideki kur belirsizliği ve vatandaşın alım gücündeki düşüşten en çok etkilenen taraflardan birisi de esnaflardır. Halka artışın nedenleri esnafmış gibi yansıtmak ve esnafı ceza ile korkutmak yerine yapısal sorunların çözülmesi için adımlar atmak, gıda ve tarım politikalarında halkçı ve sürdürülebilir yatırımlara yönelmek daha sorumlu bir tutum olacak” açıklamasını yaptı.  

Aydın, “TÜİK verilerine göre Türkiye'de 2020 Kasım ayı itibariyle bir önceki yıla göre artış yüzde 21,08 olsa da çarşı pazarda bu artışın çok daha fazla olduğunu gözlemliyoruz. Tarım ve Orman Bakanlığı 2021 Ocak ayı enflasyon verilerine göre, geçtiğimiz yılın aynı ayına oranla ayçiçek yağı yüzde 51,86, tavuk eti yüzde 28,29, ekmek yüzde 20,80, karnabahar yüzde 100,85, ıspanak yüzde 83,92, portakal yüzde 70,78, kıvırcık yüzde 59,95, patlıcan yüzde 52,07, kabak yüzde 49,34, çarliston biber yüzde49,16 ve domates yüzde 42,28 artış gösterdi” ifadelerini kullandı.  

Gıda enflasyonunun yüksek olmasının ve gıda harcamalarının hane giderlerinin büyük bir bölümünü oluşturmasının dar gelirli kesimleri çok daha fazla etkilediğini aktaran Aydın, “Asgari ücretin açlık sınırının altında kaldığı ülkemizde gıda harcamaları, çok büyük bir kesim için en fazla harcama kalemidir ve hane bütçesinde önemli bir paya sahiptir. Küçük büyük demeden üretim modellerini geliştirmek yerine, tarımsal üretimin büyük ölçekli işletmeler eliyle yürütülmesinin tercih edilmesi, geldiğimiz aşamada gittikçe derinleşen yoksulluk ve açlık sonucunu doğuruyor” diye açıklamada bulundu.  

Üretimi arttırıp ve üreticiyi koruyacak ciddi adımlar atılmıyor 

Gıda Mühendisleri Odası Gaziantep İl Temsilcisi Onur Aydın, konuşmasını şöyle sonlandırdı: “Türkiye’de yağış yarı yarıya azaldı, iklim Krizi ve kuraklığa hazır değiliz. Milyon dolarlık satın alma garantileri ile köprüler, havalimanları kanallar yapan ülkemiz maalesef olası bir iklim krizi ve kuraklık karşısında hazırlıklı değil. Türkiye son iki yıldır yağış rejimi bakımından kritik zamanlar geçirmekte. Metrekareye düşen yağış miktarı yarı yarıya azaldı ve yer altı su kaynaklarımız verimsiz sulama ile yüksek su tüketen sanayiler nedeniyle hızla azalmakta. Türkiye'deki nüfus artış hızının da Dünya ortalamasının üstünde olduğu gerçeği de bir yanda duracak olursa; artan gıda talebini karşılayabilmek konusunda göstergelerin iyi olmadığını söyleyebilirim. Dünyada ve ülkemizde pandemi sürerken, ülkeler kendi üretimlerini ve stoklarını arttırır ve zaman zaman ihracat yasakları ile korumacılık önlemlerini sıkılaştırırken, ülkemizde yerli üretimi arttırma ve üreticiyi korumaya yönelik somut ve ciddi adımlar henüz atılmadı.” Hüseyin Karataş  

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *