ANASAYFA arrow right Güncel

Üniversite, halka ait bir arsayı satıyor, hukuksuz bir dönüşüm var

Üniversite, halka ait bir arsayı satıyor, hukuksuz bir dönüşüm var
YAYINLAMA: 23 Temmuz 2020 / 21.18
GÜNCELLEME: 23 Temmuz 2020 / 21.52
Mimarlar Odası Gaziantep Şubesi Eski Başkanı Hasan Özgür Girişken, Gaziantep Üniversitesi kampüsü içerisinde yapılacak 210 konut projesini eleştirdi

Kamu mülkiyetindeki alanın akademisyenlere de olsa başkalarına da olsa tapu ile satılmasının özelleştirme anlamına geldiğini dolayısıyla herkesin buna karşı çıkması gerektiğinin altını çizen Girişken, “Bu alanda hukuksuz bir dönüşüm var. Üniversitenin halka ait bir arsayı 210’a bölüp insanlara satması, alanların da başkalarına satma ihtimali doğru bir yöntem değil” dedi.

Okul alanı, önce üniversite sonra konut alanına dönüştürüldü

Mimarlar Odası’ndan yapılan açıklamada da, “Gaziantep Üniversitesi’nin önerdiği konut modeli, üniversitenin tüm unsurlarının barınma ihtiyacını karşılamak yerine sadece akademisyenlerin bir kısmına mülk edinme fırsatı sunmaktadır. Barınma hakkı ve mülk edinme hakkı aynı şey değildir. Kamusal hizmet veren, kamunun yani hepimizin mülkü olan üniversiteler, barınma ihtiyacını karşılamak üzere mülk edindirmeyi değil, herkesin erişebileceği ve mülkiyeti üniversiteye ait lojman ve yurt inşasına öncelik vermelidir. Bu düşüncelerle Mimarlar Odası, Ocak ayında bu alanda konut yapımını yargıya taşımıştır. Konutların yapılacağı yaklaşık 40.000 m2 büyüklüğündeki bu alan 2017 yılına kadar imar planında okul alanı olarak görülürken, önce üniversite alanına dönüştürülmüştür. Makul görünen bu dönüşüme Mimarlar Odası herhangi bir itirazda bulunmamıştır. Kamusal hizmet verecek olan bir alanın ihtiyaç duyulan bir başka kamusal fonksiyona dönüştürülmesinde sakınca görülmemiştir. Ancak 2018 ve 2019 yılları içerisinde Büyükşehir Meclis’inde onaylanan plan tadilatlarıyla üniversite alanı, konut alanına çevrilmiştir. Bu uygulama, iki sebepten ötürü sakıncalıdır. Öncelikle, kamu mülkü olan bir arsa satış yoluyla özel mülkiyete geçmektedir. Diğeriyse, Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliği’ne olan aykırılıktır. Yönetmeliğin ilgili hükümleri uyarınca, bir bölgede konut yapılması durumunda burada yaşayacak nüfusa yönelik teknik ve sosyal donatılar yapılması zorunludur. Mevcut donatılar bu hesaba dahil edilemez. Gaziantep Üniversitesi’nin konutlarında yaklaşık 850 kişinin yaşayacağı düşünüldüğünde, bu nüfus için en az 17.000 m2’lik ilave donatı alanı ayrılması gerektiği görülmektedir. Fakat bu plan tadilatında hiç ilave sosyal donatı alanı ayrılmadığı görülmektedir. Bu sebeplerle açılan davanın sonucu beklenmeden Gaziantep Üniversitesi’nin konut başvurularını kabul etmesi, telafisi olmayacak mağduriyetlere sebebiyet verebilir. Bu sebeple Gaziantep Üniversitesi’ni mağduriyetlere yol açmamak adına, dava sonuçlanıncaya kadar süreci askıya almaya davet ediyoruz. Gaziantep Üniversitesi şehrimiz için büyük önem taşımaktadır. Üniversitemizi var eden akademisyenlerin, idari personelin, öğrencilerin barınma ihtiyaçlarının karşılanabilmesi için yapılacak lojman ve yurt yapılarıyla ilgili her türlü fikirsel desteğe, hiçbir karşılık beklemeden hazır olduğumuzu belirtiriz” denildi..

İmar planları yaparken belli şartlar var fakat bu arazi bu şartları taşımıyor

2016 yılında Burç Ormanı ile üniversite arasında kalan bir alanda konut yapılacağı duyumunu almıştık. Söz konusu alan önceden ortaöğretim alanıydı, ama imar tadilatıyla üniversite alanına çevrildi. Son olarak da üniversite alanından konut alanına çevrildi. Bir alanı durduk yere konut alanı ilan edemezsiniz. İmar planları yaparken belli şartlar var, fakat bu arazi bu şartları taşımıyor” değerlendirmesi yaptı.

Barınma hakkının kutsal olduğu hatırlatması yapan Özgür Girişken, “Gaziantep Üniversitesi’nin yapacağı konut projesine karşı çıkıyorum. 40 bin metrekare civarındaki arsa kamuya ait olan bir yer. Üniversiteye ihtiyaç olmadığı düşünülüyorsa, fonksiyon dönüşümü yapılabilir. Ancak bu fonksiyon dönüşümünü yaparken, başka bir kamusal dönüşüm gerçekleştirilebilir. Bu yeşil alan, sağlık tesisi olabilir, ama konut yapılması veya kaybedilen alanı yerine yeni bir eşdeğer bir alan göstermemeniz hukuka ve planlama ilkelerine aykırı” ifadelerini kullandı.

Plana göre bir metrekare bile donatı alanı ayrılmamış

“Böyle bir dönüşüm yapılırken, mekânsal planlar yapım yönetmeliği, bir yerde konut alanı tanımlıyorsanız, ne şekilde yapılacağını belli şartlara bağlamıştır” diyen Girişken, “Rektörlük, 210 yeni konut yapılacağını açıkladı. 210 konut demek, 850 kişinin bu bölgede yaşaması anlamına geliyor. Yönetmeliğimiz diyor ki; ilave bir nüfus getiriyorsan, kişi başı 20 metrekarelik sosyal ve teknik donatı alanı ayırmanız gerekiyor. Yani 40 bin metrekarelik konut alanının 17 bin metrekaresinin donatı alanı olarak ayrılması lazım. Ama plana göre bir metrekare bile donatı alanı ayrılmamış. Bu yönüyle de hukuken uygunsuzlukla karşı karşıyayız” şeklinde konuştu.

Mimarlar Odası Gaziantep Şubesi Eski Başkanı Hasan Özgür Girişken, üniversite çalışanlarının akademisyen, idari personel ve öğrenci olmak üzere 3 bileşenden oluştuğunu ifade ederken, konuşmasını şu şekilde tamamladı: “Üniversite çalışanlarının barınma sorunlarının çözülmesi önemli, ancak doğru yerde doğru yöntemle ve doğru şekilde. Sadece üstün rütbeli profesörlere değil, geliri düşük olan araştırma görevlisine de idari hizmetlerde çalışan memurlara da konut edinme hakkı sunulmalı. Öğrencilerin barınmaları ve konaklamaları ile ilgili bir şey söylenmiyor. Rektörün lojman yapılmasına izin verilmiyor açıklamasına anlam verebilmiş değiliz.” Hüseyin Karataş

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *