Türkiye’yi bugünkü noktaya getiren iktidar ortaklarının halkın içine çıkacak yüzlerinin kalmadığını belirten Saadet Partisi Genel Başkanı Recai Kutan, elbirliğiyle Türkiye'yi bu iktidardan kurtarmanın zamanının geldiğini söyledi. Kutan, koalisyonun millet nezdinde kredisi kalmadığı için erken seçimden kaçtığını, ancak 2002 yılı ilkbaharında veya en geç sonbaharında bir seçim olacağı kanısında olduklarını bildirdi.
Şehitkamil Belediyesinin inşa ettiği Başak Konakları’nın anahtar teslim töreni için dün Gaziantep'e gelen Saadet Partisi Genel Başkanı Recai Kutan ile beraberindeki SP Çorum Milletvekili Yasin Hatipoğlu, Sivas Milletvekili Temel Karamollaoğlu, Kahramanmaraş milletvekili Mustafa Kamalak, Hatay Milletvekili Metin Kalkan, Mustafa Geçer, Malatya Milletvekili Yaşar Canbay çevre illerin belediye ve il başkanları, Gaziantep il ve ilçe başkanları ve Şehitkamil Belediye Başkanı Mehmet Bozgeyik'le birlikte önce şehir turu yaptı sonra Şehitkamil Belediye Binası Konferans Salonunda halka hitaben bir de konuşma yaptı.
Şehir turu sırasında Gaziantep'te herhangi bir reaksiyonla karşılaşmadıklarını ifade eden Kutan, "Gaziantep Türkiye’nin müstesna illerinden, sanayileşmeyi gerçekleştiren ilk illerden biri. İçinde bulunduğumuz ekonomik krizin etkisiyle sanayi tesislerinin yüzde 50'si ya durmuş, ya da üretimini yüzde 30-40 kapasite ile devam ettiriyor. İktidar ortaklarının halkın içine çıkacak yüzleri yok. Elbirliğiyle Türkiye'yi bu iktidardan kurtarıp imkanları seferber etmeliyiz" dedi.
Kutan, bir soru üzerine koalisyon hükümetinin millet nezdinde kredisinin kalmadığını ve bunun da farkında olduklarını ifade ederek, “Hükümet ortakları bunu bildiği için erken seçimden kaçacaklardır. Ancak 2002 ilkbaharı veya sonbaharında bir seçim olacağı kanaatindeyiz. Erken seçim ülkenin içinde bulunduğu krizi sona erdirebilir. Herkesin isteği Siyasi Partiler ve Seçim Yasasında değişiklikler yapılması. Bu değişiklikler yapılarak en kısa zamanda erken seçime gidilmeli" diye konuştu. Kutan, "DSP, MHP ve ANAP koalisyonundan oluşan bu iktidar bereketsiz, basiretsiz ve beceriksizdir. Türkiye'yi bu hale getiren bunlardır, yapılan araştırmalara göre yoksulluk sınırı 750 milyondur. Türkiye'de 750 milyon maaş alan kaç kişi var ki? Bunlar ülke nüfusunun yüzde 70’ini yoksulluk sınırında yaşamaya mahkum etmiştir" dedi.
Süleyman Demirel’in zaten aktif siyasetin içinde yer aldığın ifade eden Kutan, bir parti içinde siyasete gireceğine ihtimal vermediklerini, Demirel’in uzun yıllar boyunca siyaset yapmış ve gelinebilecek en üst makama gelmiş olduğunu ifade ederek, Türkiye’nin yapısına uygun bir Başkanlık Sistemi istediklerini açıkladı. Milletvekili sayısının fazla oldu.
RSS