ANASAYFA arrow right Yaşam

Ülkemiz, bir deprem fırtınasına yakalanacak

Ülkemiz, bir deprem fırtınasına yakalanacak
YAYINLAMA: 28 Haziran 2020 / 20.58
GÜNCELLEME: 28 Haziran 2020 / 21.11
Jeoloji Mühendisleri Odası Gaziantep İl Temsilcisi Mehmet Tevfik Uygur, son zamanlarda meydana gelen depremler konusunda uyarılarda bulundu

TBMM’yi göreve davet eden ve afetlere karşı toplumun can ve mal güvenliğinin sağlanması konusunda gerekli yasal düzenlemelerin acilen hayata geçirmelerini isteyen Uygur, “2020 yılı başından bu yana ülkemizde görülen sismik hareketlilik dikkate alındığında, 1939-1945 yılları arasında olduğu gibi ülkemizin bir deprem fırtınasına yakalanabileceği düşünülüyor” uyarısı yaptı.  

Kuzey Anadolu Fay Zonu (KAFZ) ve Doğu Anadolu Fay Zonu (DAFZ) üzerindeki sismik boşluk alanları başta olmak üzere büyük depremlerin meydana gelmesine neden olabilecek alanların belirlenmesi, fay hatları ile fay zonları üzerinde yer alan yerleşim birimlerinden başlamak üzere gerekli kentsel yenileme çalışmalarının acilen başlatılması gerektiğine dikkat çeken Uygur, “Bir deprem ülkesi olan Bolu, Sakarya, Kocaeli, Yalova, Bursa, Balıkesir, Manisa, İzmir, Aydın, Muğla, Denizli, Kütahya, Eskişehir, Hatay, Kahramanmaraş, Bingöl, Erzurum ve Hakkari başta olmak üzere 18 kent, 80’ni aşkın ilçe ve 502’yi aşkın köyümüzün içinden diri fay hatlarının geçtiği, bu yerleşim birimleri içerisinden geçen fay zonları üstünde 100 bini aşkın binanın yer aldığı ve yüzbinlerce yurttaşımızın bu binalarda yaşadığı da göz önüne alındığında ülke insanının içinde bulunduğu risk daha da bir önem kazanıyor” diye açıklamada bulundu. 

Denetim zorunlu hal getirilmeli

Uygur, “Günümüzde yapılan binaların zemin ve temel etüt raporları, ne ücreti vatandaştan peşin olarak alan ve fenni mesuliyet üstlenen yapı denetim kuruluşları tarafından, ne de ilgili idareler tarafından yerinde denetimi esas alacak şekilde denetlenmediği, bu nedenle her depremde zemin sorunlarından kaynaklanan problemler nedeniyle binaların yıkıldığı veya ağır hasar gördüğü tespit edilmiştir. Bu kapsamda Yapı denetim kanununda gerekli değişiklikler acilen yapılarak zemin ve temel etütlerinin yapı denetim kuruluşları ile ilgili ruhsat veren idareler tarafından denetimi zorunlu hale getirilmeli” dedi.

Yer bilimsel etüt daire başkanlıkları kurulmalı ve yer bilimciler çalıştırılmalı

Jeoloji Mühendisleri Odası Gaziantep İl Temsilcisi Mehmet Tevfik Uygur, konuşmasını şu şekilde bitirdi: “İl merkezimizin 40-45 kilometre yakınında 7 ve üzeri büyüklükte deprem beklendiği aşikardır. Böyle önemli bir konuda belediyelerin kontrol mekanizması yaratmaması, ilgisiz ve vurdumduymaz davranması izaha muhtaçtır. Yapı denetim firmaları sadece bina inşasının denetim ve evrak kontrolü ile sınırlı kalmamalı. Zemin jeolojik jeoteknik özelliklerini koyacak binanın statik projesine veri sağlayan zemin ve temel etütlerinde yapı denetim sisteminin arazide kontrolü ve denetimi ile olacaktır, bu denetimde ilgili jeoloji mühendisleri ile yapılması gerekiyor. Başta yerel yönetimlerde olmak üzere; imar planına esas jeolojik jeoteknik etüt raporları, statik projelere esas zemin etütleri ve afet risk alanlarını kapsayan, diğer şehirlerdeki büyükşehir belediyeleri gibi yer bilimsel etüt daire başkanlıkları kurulmalı ve yer bilimciler çalıştırılmalı. Ne yapı denetim firmalarında ne de belediyelerimizde jeoloji mühendisi istihdam edilmemekte olup belediyelerimizde çalışan jeoloji mühendisleri ise meslek dışı alanlarda görevlendirildiler. Arazi çalışması yapılmayan her zemin etüt raporu belediyeler, yapı denetimler ve müellifler ve yapı için büyük bir risk.” Fatma Karabacak

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *