ANASAYFA arrow right 20 Yıl Önce

Türkiye, AB ile zenginleşecek 

Türkiye, AB ile zenginleşecek 
YAYINLAMA: 09 Şubat 2021 / 13.24
GÜNCELLEME: 09 Şubat 2021 / 13.24
Türkiye'nin AB üyeliği ile ilgili gerekli uyum yasalarının en kısa zamanda çıkarılması gerektiğini söyleyen ANAP ve DSP’nin yerel temsilcileri, MHP’nin tutumunu tasvip etmediklerini söyledi. Liderler zirvesine katılmayan Çiller’i de kaçak görüşmekle suçlayan siyasiler Türkiye’nin erken seçime hazır olmadığını vurguladı.

ANAP Şahinbey İlçe Başkanı Eyüp Sağlıcak, AB konusunda Bahçeli’nin sergilediği tutumun doğru olmadığını belirterek, “AB ile ilgili uyum yasaları hükümet protokolünde mevcut. Protokolün altında Bahçeli’nin de imzası var. Fakat Bahçeli kaçıyor. Çünkü seçim sırasında tabanına verdiği söz var. Madem öyle niçin hükümet protokolünün altına imza atmış? Baştan beri buna karşı çıksaydı. Böyle siyaset olmaz. Attığın imzanın arkasında olacaksın. Hani, ülke çıkarı parti çıkarından önde tutuluyordu? Neden ülkenin çıkarını görmezden geliyorlar?” şeklinde konuştu.

DSP eski İl Yönetim Kurulu Üyesi Gazi Kaymakçı da hükümet ortağı olarak MHP’nin tutumunu eleştirirken, “Hükümet ortakları öncelikli olarak yapılan protokole uygun hareket etmek zorunda. Herkes kendi partisinin programını uygulamaya kalkışırsa o zaman koalisyon hükümeti olmaz. MHP kendi parti programını burada uygulayarak, tabanını kaybetmek istemiyor, ama yapılan protokole ters düşüyor. O zaman hükümette yer almasaydı. Türkiye AB ile ilgili uyum yasalarını artık çıkarmak zorunda. Bu fırsatı kaçırmamamız gerek” dedi.

Türkiye’nin AB ile zenginleşeceğini, ülkede daha çok demokrasi olacağını, herkesin dilini özgürce kullanabileceği bir yaşam biçimine kavuşacağını söyleyen ANAP'lı Eyüp Sağlıcak konuşmasına şöyle devam - etti: “Bunları daha nereye kadar yasaklayacaksınız? Yarın ülkenin karşısına yine sorun olarak çıkacak. O halde neden bir an önce çözümleyip ülkenin önü açılmıyor? Eninde sonunda bu sorunlar çözümlenecek. Şimdi çözümlensin, gelecek nesiller bunun huzuruna mutluluğuna kavuşsun. İlla fakir bir ülke olarak yerimizde sayalım mı, bunun kime faydası var? AB ile Türkiye çağ atayacaktır. Engel olmak isteyen siyasiler bunun vebalinden kurtulamaz. Fırsatı kaçırmayalım. AB ile ilgili uyum yasalarının kendi insanımız içinde gerekli olduğunu unutmayalım. Bu ülke bizim, burada biz yaşayacağız" dedi.

Sağlıcak, “Kendi insanımızın çağdaşlaşması, gelir düzeyinin artması, huzura kavuşması, rahat etmesine engel olunmasın. Türkiye olarak bu treni kaçırmamalıyız. Eğer kaçırırsak buna yol açan siyasiler vebal altında kalırlar. Ülkenin kaderiyle oynamaya hakları yok?” dedi. Cumhurbaşkanı Sezer’in başkanlığında yapılan toplantıya Çiller’in katılmamasını da eleştiren Sağlıcak, bunu büyük bir saygısızlık olarak nitelendirdi ve “Zirve toplantısını yapan Başbakan değil, hükümet de değil, Cumhurbaşkanı. Üstelik liderlerin katıldığı bir toplantı. Hükümetle ne ilgisi var? Çiller’in yaptığı hoş olmadı. Bunun iç politika malzemesi yapılması doğru değil.

Toplantıya katılıp görüşünü açıklaması gerekti. Çiller, daha önce hükümet olduğu dönemlerde AB için çalışan biriydi. Ama böyle önemli bir gündem maddesiyle yapılan liderler zirvesine ise katılmıyor. Başbakan hasta, her insan hasta olabilir. Neticede Özal da hastalandığı için öldü. İnsanların hastalıkları üzerine politika yapılmaz” dedi. Türkiye’nin erken seçimi kaldıracak ekonomik güce sahip olmadığını ifade eden Sağlıcak, DSP içerisinde birine verilecek vekalet ile hükümetin devam etmesinden yana olduklarını, erken seçimle ekonominin yeniden bozulacağını, taşların yerinde oynayacağını kaydetti.

DSP eski İl Yönetim Kurulu Üyesi Gazi Kaymakçı, Türkiye’nin AB konusunda kaybedecek zamanının olmadığını söylerken, MHP’nin konuya daha duyarlı yaklaşması gerektiğini belirtti. AB’nin bir ülke sorunu olduğunu ifade eden Kaymakçı, “Madem ülke çıkarı ön planda o zaman MHP neden yan çiziyor? Herkesin kabul ettiği AB ile ilgili uyum yasalarına destek vermeli. Zaten tutarsızlığı nedeniyle taban kaybediyor” dedi.

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *