ANASAYFA arrow right Ekonomi

Türk-İş: Dört kişilik bir ailenin açlık sınırı asgari ücretin üzerinde

Türk-İş: Dört kişilik bir ailenin açlık sınırı asgari ücretin üzerinde
YAYINLAMA: 27 Mayıs 2020 / 20.03
GÜNCELLEME: 27 Mayıs 2020 / 20.03
Mayıs'ta 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 2 bin 438 lira, yoksulluk sınırı ise 7 bin 942 lira oldu. Türk İş "Dört kişilik bir ailenin sadece gıda için yapması gereken harcama tutarı net asgari ücretin üzerindedir" açıklaması yaptı.

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (Türk-İş) çalışanların geçim koşullarını ortaya koymak ve temel ihtiyaç maddelerindeki fiyat değişikliğinin aile bütçesine yansımalarını belirlemek amacıyla her ay yaptığı "Açlık ve Yoksulluk Sınırı Araştırması"nın Mayıs sonuçları açıklandı.

Araştırmada koronavirüsün, başta dar ve sabit gelirli kesimler olmak üzere tüm toplumu olumsuz etkilediği ifade edildi.

Araştırmaya göre Mayıs’ta 4 kişilik bir ailenin açlık sınırını 2 bin 438 lira, yoksulluk sınırını 7 bin 942 lira, bir çalışanın aylık yaşam maliyeti tutarı ise 2 bin 961 lira oldu.

Düşük gelirlilerin temel harcaması olan gıdada fiyat artışının devam ettiği ifade edilirken, mutfak enflasyonunda artış oranının aylık yüzde 2,71, on iki aylık artışın ise yüzde 14,80 olduğu kaydedildi.

"Yardımlar harcamaları karşılamaktan uzak"

Araştırmada şu değerlendirmelere yer verildi: "Bu dönemde sosyal politika uygulaması olarak 'temel gelir' önem kazanmıştır. Yoksullara yönelik destek geliri uygulaması ile birlikte merkezi ve yerel yönetimlerin yaptıkları yardımlar yaygınlaştırılmıştır. Burada temel sorun, yoksullara yönelik yapılan yardımların, temel ihtiyaçları ne ölçüde karşılayabildiğidir. Yoksul kesimin harcamaları gıda ağırlıklıdır. Dört kişilik bir ailenin sadece gıda için yapması gereken harcama tutarı net asgari ücretin üzerindedir.

"Bu harcamaları karşılayabilecek gelirin elde edilmesi toplumun çoğunluğu için mümkün değildir. Ücretli veya küçük esnaf olarak çalışanlar için hayatın belirsizliği ve gelecekte düzenli bir gelire kavuşma imkanının sınırlı olması endişeleri artırmaktadır. Düşük de olsa düzenli olarak sağlanan gelir olumlu olmakla beraber harcamaları karşılamaktan uzak kalmaktadır.

"Yardımlar hak temelli olmalı"

"Dört kişilik bir ailenin aylık gıda harcaması (mutfak masrafı) tutarı yılın ilk beş ayında önceki yılsonuna göre 276 TL, temel ihtiyaçlar için yapılması gereken toplam harcama ise 898 TL daha fazladır. Son bir yıl itibariyle bakıldığında, ortaya çıkan ek harcama gereği gıda için 314 TL, toplam hanehalkı harcaması için 1.023 TL’dir.

"İnsana bir yurttaş olarak sağlanacak gelirin asgari ücretin altında olmaması gerekir. Sağlanan yardımlar 'hak temelli' olmalıdır. Temel yaklaşım bireysel düzeyde gelir değil hanehalkı dikkate alınarak destek geliri sağlanmasıdır. Bu yönüyle, ücretsiz izine çıkarılan işçilere sağlanan destek geliri gerek miktarın düşüklüğü ve gerek aile durumunu dikkate alması bakımından yeniden düzenlenmelidir."

Ülkelerin salgına karşı attığı ekonomik teşvik adımlarının karşılaştırıldığı bir akademik çalışma yapıldı. Çalışmada, Türkiye mali teşvik paketinin milli gelire oranı sıralamasında yüzde 3,78'lik oranla 168 ülke arasında 63. sırada yer aldı.

Çalışmada kullanılan altı değişkenin ağırlıklı ortalaması alınarak hesaplanan "Covid19 ekonomik teşvik endeksi" kategorisinde ise Türkiye, 0 olan ortalama seviyenin altındaki -0,76 puanla 168 ülke arasında 127. sıraya yerleşti.

"Daha fazla doğrudan gelir desteğine ihtiyaç var"

Dünyada da ilgi çeken çalışmaya imza atan akademisyenlerden Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ceyhun ElginSözcü'den Emre Deveci'ye yaptığı açıklamada, Türkiye'nin ekonomik teşvik adımlarında benzer ülkelere göre geride kaldığını, daha fazla doğrudan gelir desteğine ihtiyaç olduğunu belirtti.

Boğaziçi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ceyhun Elgin, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Abdullah Yalaman ve Güney Kore Sungkyunkwan Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Gökçe Başbuğ, ülkelerin salgın karşısında attığı ekonomik politika adımlarını karşılaştıran önemli bir çalışmaya imza attı. Ekonomi Politikası Araştırma Merkezi’nin (CEPR) yayımladığı çalışmada, Uluslararası Para Fonu (IMF) verilerinin yanı sıra tek tek ülkelerin verilerinin yer aldığı resmi internet siteleri ve gazete haberleri gibi çeşitli kaynaklardan yararlanıldı.

168 ülke incelendi

Dünyada da ses getiren çalışmada, “Covid19 ekonomik teşvik endeksi” de geliştirilirken, ekonominin 168 ülke karşılaştırıldı. Çalışmada 168 ülkenin açıkladığı mali teşviklerin milli gelire oranı, merkez bankalarının faiz indirimleri, rezerv gereklilik kat sayılarındaki değişiklikler, makro-finansal paketlerin milli gelire oranı ve ödemeler dengesi ile döviz kuru kararlarına dair geniş bir veri tabanı oluşturuldu.

"Türkiye, G20 üyesi 19 ülke arasında ise 14. sırada bulunuyor"

Son olarak 24 Mayıs’ta güncellenen verilere göre, mali teşvik paketinin milli geliri oranı kategorisinde Türkiye, yüzde 3,78 oranıyla 168 ülke arasında 63. sırada yer aldı. Türkiye, G20 üyesi 19 ülke arasında ise 14. sırada bulunuyor. G20 ülkeleri arasında ilk sırayı ise yüzde 21,1’lik oranla Japonya aldı.

Dış borç geri ödemeleri vadesinde ödemeyerek temerrüde düşen Arjantin, milli gelire oranla yüzde 4 büyüklüğündeki mali teşvik paketiyle Türkiye’nin üzerinde yer aldı. Komşu ülke Yunanistan da milli gelire oranla yüzde 7,25 büyüklüğündeki paketle, sıralamada Türkiye’nin üzerinde yer alan bir diğer ülke oldu. ABD yaptırımları nedeniyle ekonomisi ağır bir krizde olan İran’da da paketin büyüklüğü yüzde 14 oldu.

190 öilyar TL'lik teşvik paketi

Çalışmadaki verilere göre, Türkiye’nin mali teşvik paketinin büyüklüğü, milli gelirin yüzde 3,78’i, yani 190 milyar TL (28,5) oldu. Çalışmada kullanılan altı değişkenin ağırlıklı ortalaması alınarak hesaplanan “Covid19 ekonomik teşvik endeksi” (CESI) kategorisinde ise Türkiye, 0 olan ortalama seviyenin altındaki -0,76 puanla 168 ülke arasında 127. sıraya yerleşti. CESI puanı en yüksek olan ülke 4,39 puanla Britanya oldu. İç savaşın sürdüğü Afganistan, -0,73 puanla Türkiye’nin üzerinde yer aldı.

Prof. Dr. Ceyhun Elgin: Türkiye teşviklerde geride kaldı

Prof. Dr. Ceyhun Elgin, Türkiye’nin mali ve parasal teşvik adımlarının büyüklüğünün, kendisine benzer ülkelerin gerisinde kaldığına işaret etti. Türkiye’nin salgının ekonomi üzerindeki olumsuz etkilerine karşı daha fazla adım atması gerektiğini belirten Elgin, bütünlüklü bir politika programına ihtiyaç olduğunu vurguladı.

Mali ve parasal politika alanında manevra alanının geçmişte atılan adımlar nedeniyle sınırlı olduğuna işaret eden Elgin, başta kayıt dışı çalışanlar olmak üzere salgından ekonomik olarak en olumsuz etkilenen toplumsal kesimlere dönük doğrudan gelir desteğinin de artırılması gerektiğini, doğrudan gelir desteğinin dünyaya kıyasla düşük seviyede kaldığı belirtti.

Elgin, hükümetin teşvik paketinin büyüklüğünü açıklarken banka kredilerini de hesaba kattığını ancak kendi hesaplamalarında bu kalemin yer almadığını dile getirdi.

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *