ANASAYFA arrow right Ekonomi

TL, jeopolitik endişelerle negatif ayrışmayı sürdürüyor

TL, jeopolitik endişelerle negatif ayrışmayı sürdürüyor
YAYINLAMA: 09 Ekim 2020 / 16.50
GÜNCELLEME: 09 Ekim 2020 / 17.16
Dolar 8 liraya dayandı

TL, dolar karşısında her geçen gün erimeye devam ediyor. Kurlar haftanın son işlem gününde de zirvede. Dolar 7,9576, euro 9,3638 ile tarihinin en yüksek seviyesine erişti.

Dolar/TL jeopolitik endişelerle 7,95'li seviyeleri aşarak yeni zirveye yükselirken, TL dolar karşısında gelişmekte olan para birimlerinden açık ara negatif ayrışarak değer kaybediyor.

Dolar/TL gece yarısı 7,9479 ile yeni zirvesini gördükten sonra 7,95’in altında işlem görmeye devam ediyor. Euro/TL’de 9,36’yı aşarak rekorunu kırdı.

Bugün piyasaların öncelikli gündemi ABD’de Demokratlar ve Cumhuriyetçilerin yeniden Coronavirus yardım paketi üzerinde görüşmeleri oldu. Temsilciler Meclisi Sözcüsü Nancy Pelosi ve ABD Hazine Bakanı Steve Mnuchin vatandaşlara nakdi ödemeleri de içeren yeni yardım paketi için 40 dakikalık bir görüşme gerçekleştirdi. Yeni yardım paketi önceki gün Başkan Donald Trump tarafından veto edilmişti.

ABD Hazine Bakanlığı tarafından 18 İran bankasına yaptırım uygulama kararı alınırken, Türkiye piyasaları dış ilişkileri yakından takip ediyor. Yaklaşan ABD seçimlerinde Türkiye’ye karşı pek de dostane tutum takınmayan Demokratların adayı Joe Biden’ın seçilme ihtimalinin artması TL üzerinde baskı unsuru. 

TL'de dolar karşısında çarşamba günü yaklaşık yüzde 1 değer kaybı yaşanırken, benzer para birimlerinde yüzde 1'i aşan değer kazançları bulunuyordu. TL dün dolar karşısında yüzde 0,7 değer kaybı yaşarken benzer para birimlerinde yatay seyir izleniyordu.

TL'de negatif ayrışmaya neden olan jeopolitik gelişmeler arasında AB ile tansiyonun yeniden artması endişesi, Azerbaycan-Ermenistan gerilimi ve S-400 hava savunma sistemleri konusunda devam eden süreç yer alıyor.

Enflasyon verilerine ilişkin endişeler de TL'de baskı unsuru olmayı sürdürüyor. TÜİK, eylül sonu itibarıyla yıllık enflasyonun yüzde 11,75 olduğunu açıklamasına karşın Johns Hopkins Üniversitesi'nden Steve Hanke Türkiye'de sokakta hissedilen enflasyonun yüzde 38 olduğunu belirtiyor. 

Başta enflasyon olmak üzere TÜİK verilerine ilişkin endişeler 2019 yılından beri belirginleşmiş durumda. TÜİK'in enflasyonu olduğundan daha düşük gösterdiği iddiaları nedeniyle geçen yıldan beri birçok kez TBMM'ye soru önergesi verildi. 

TCMB SIKILAŞTIRMAYI BELİRGİNLEŞTİRİYOR

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) ise likidite adımlarıyla piyasaya sağladığı fonlamanın maliyetini yükseltmeye devam ediyor. Dün itibarıyla ortalama fonlama maliyeti  yüzde 11,56'ya yükseldi. Gecelik faizler bankanın faiz koridorunun üst bandı olan yüzde 11,75'i de aşarak yüzde 12,5'in üzerine çıkarken, banka sıkılaştırma adımlarına devam ediyor.

Gecelik faizler hakkında gösterge olan yüzde 12,57'e kadar yükseldi. Bankacılar TCMB'nin gecelik faizleri yüzde 11,75 ile yüzde 13,25 arasına taşıyacağını ve ortalama fonlama maliyetinin de bu seviyelere kademeli yaklaşacağını tahmin ediyorlar. Sıkılaştırma adımlarının belirginleşmesiyle birlikte bankaların TCMB'nin mevcut faiz koridorundaki en üst oran olan yüzde 13,25 seviyesindeki GLP'nin de ana fonlama kaynağı olmasa da kullanılmaya başlanması olası görülüyor.

Jeopolitik gerilim yeniden artıyor

Avrupa Komisyonu Türkiye için yıllık değerlendirmesinde Türkiye'nin Avrupa Birliği'nden uzaklaşmaya devam ettiğini belirtirken, dün de Kuzey Kıbrıs'ta 1974 yılından beri kapalı olan Maraş'ın bir bölümü yeniden açıldı.

Türkiye'nin ABD ile ilişkilerinin gerilmesine neden olan, Rus yapımı S-400 hava savunma sistemlerinin akıbetine ilişkin gelişmeler de piyasada endişe kaynağı. NATO müttefiki iki ülke arasındaki ilişki geçen sene Türkiye'nin S-400 hava savunma sistemleri alması nedeniyle bozulmuş; ABD Türkiye'yi yaptırım uygulamakla tehdit ederken, F-35 savaş uçağı programından çıkarmıştı.

Azerbaycan-Ermenistan gerilimi de jeopolitik endişeler arasındaki yerini koruyor. 

Tahvile yabancı girişi görüldü, lokaller tl'ye güvenmiyor

TCMB'nin dün açıkladığı verilere göre yılbaşından beri yabancı yatırımcının 13,5 milyar dolara ulaşan tahvil ve hisse
senedi piyasasından çıkışları geçen hafta itibarıyla 13 milyar dolara geriledi. Yabancı yatırımcılar yüzde 20-yüzde 25'lerden yüzde 3'e doğru gerileyen iç borçlanma senetlerindeki payını geçen hafta yaklaşık 480 milyon dolar arttırdılar.

Bankacılar TCMB'nin sıkılaştırma ve BDDK'nın normalleşme adımları sonrası başlayan girişin devam edip etmeyeceğinin yakından izleneceğini belirtiyor. Hisse senetlerinde geçen hafta giriş ise 130 milyon dolar oldu.

Öte yandan, dün açıklanan verilere göre lokallerin döviz ve altın cinsi varlıkları yaklaşık 100 milyon dolar arttı.

Dağılıma bakıldığında gerçek kişilerde 1,25 milyar dolar artış yaşanırken kurumsallarda 1,15 milyar dolar azalış yaşandı. TCMB'nin sıkılaştırma adımları sonrası bankacılar lokallerin döviz varlıklarının bir kısmını TL'ye çevirip çevirmeyeceğini yakından izliyorlardı.

PPK adımlarının ardından TL'ye sınırlı dönüş olsa da bu henüz belirgin bir trend haline gelmedi. Aksine jeopolitik tansiyonunun arttığı dönemde bireysellerin yeniden döviz mevduatını artırma eğilimine girdikleri görüldü.

Türkiye'nin beş yıllık kredi iflas takası primi (CDS) ise 500baz puan civarında seyrediyor. 570 puandan düşüşe geçen CDS'te jeopolitik tansiyon nedeniyle 500 baz puandan yükseliş yaşanmaya başladı. CDS bu sabah 521/531 seviyesindeydi.

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *