ANASAYFA arrow right Yaşam

Telif hakları konusunda toplumsal duyarlılık artmalı

Telif hakları konusunda toplumsal duyarlılık artmalı
YAYINLAMA: 10 Ekim 2021 / 19.03
GÜNCELLEME: 10 Ekim 2021 / 19.03
Av. Ali Kimya, telif haklarının konusunda duyarlılığın artması gerektiğini vurguladı, telif haklarının sanatsal yönünün bulunduğunu belirterek, hukuku ilgilendiren kısmıyla ilgili gazetemize önemli açıklamalar yaptı.

Kimya, “Telif hakları olarak bildiğimiz eser sahibinin fikir ve sanat eserleri kanunundan doğan sahiplik hakları konusunda toplumsal duyarlılığın artması gerekiyor. Fikir ve Sanat Eserleri Kanununda telif haklarına dayanak olan eserler oldukça kapsamlı bir düzenlemeye sahip. Kanunda eserler ilim ve edebiyat eserleri, musiki eserler, güzel sanat eserleri, sinema eserleri olmak üzere dörde ayrıldı” hatırlatmasında bulundu.

“Önemle belirtmek gerekir ki; bir çalışmanın eser sayılabilmesi hem çok kolay hem çok zor bir olgu” ifadelerini kullanan Kimya “Aranılan temel özellik; sahibinin özelliğini doğrudan taşıyan bir çalışma olması başka çalışmalardan esinlenilmemesi olgusu. Bu açıdan kamuoyuna yansıyan; film senaryosuyla ilgili davalar, mimari projeye ait davalar, bir şiirin bir şarkıya dönüşümünün esinlenmemi yoksa telif ihlali mi olduğuyla ilgili çok sayıda örnekler bulunuyor” şeklinde konuştu.

Eser kavramı dolayısıyla telif hakları hususunu oldukça kapsamlı düşünmek

Kimya, eser kavramını dolayısıyla telif hakları hususunu oldukça kapsamlı düşünmek gerektiğine dikkat çekerken, “İzlenilen bir sahne gösterisindeki koreografi, bir mimarın projesindeki görsellik, edebi eserlerdeki karakterlerin özellikleri, bir şarkıda geçen sözcükler telif hakları bütününde korumaya haiz. Toplumsal açıdan bu konuda duyarlılığın artırılması, hakların korunması, telif hakkı olarak adlandırdığımız hak sahipliklerinin maddi karşılıklarının verilmesi gerekiyor” dedi.

Av. Ali Kimya, konuşmasını şöyle sonlandırdı: “Özellikle sesli müzik yayınlarının yapıldığı işletmelerin telif hakkının önemi konusunda daha duyarlı olmaları, eser sahipliğinin özendirilmesine yönelik olarak çeşitli ödüllü mimari, edebi, musiki yarışmaların yapılması sanatsal duyarlılığın artırılmasını sağlayacak. Burada eser sahibine düşen bir görevse, meydana getirdiği çalışmayı kamuoyuna sunuştan önce tescil başvuru işlemlerini gerçekleştirmesi. Aksi takdirde çeşitli hak kayıplarına razı olmak durumunda kalabilir. Fikir ve Sanat Eserleri Kanun’unda yer alan düzenlemelerde telif hakkı sahipliği sadece maddi ödenekle korunmuyor aynı zamanda hak ihlali gerçekleştiren kişiler hakkında cezai soruşturma ve dava prosedürü işletilebiliyor.” Hüseyin Karataş

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *