ANASAYFA arrow right Yaşam

Tarım ithalatında fatura kabarıyor

Tarım ithalatında fatura kabarıyor
YAYINLAMA: 05 Ağustos 2022 / 16.50
GÜNCELLEME: 05 Ağustos 2022 / 16.50
Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, gıdanın tüketim sepetinde yüzde 25.32 olan ağırlığının dar gelirlilerde yüzde 30'a çıktığını belirtti, 'Temel ürünlerin yüzde 100'e yakın artması durumu vahimleştirdi' dedi.

Bir zamanlar gıdada kendi kendine yeten ülkelerin başında gelen Türkiye’de mutfak masrafları, hem kontrolden çıkan enflasyonun bir yansıması hem de dünyada tarım ürünü fiyatlarının zirve yapması sonucu giderek artıyor.

Buna AKP iktidarında uygulanan yanlış tarım politikaları da eklenince vatandaşlar, dengeli beslenmesine yetecek gıda ürünlerine ulaşamaz hale geldi.

Temmuz ayında Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre gıda fiyatları yüzde 94.65 arttı. Temmuzda tüketici fiyatları endeksi yüzde 2.37 artarken, gıdadaki artış yüzde 3.5’e fırladı. İstanbul Ticaret Odası’nın Ücretliler Geçinme İndeksi’nde de fiyatlar temmuz ayında yüzde 4.09 yükselirken, gıdadaki artış ise yüzde 4.83’le onun önüne geçti.

Halktv.com.tr'de yer alan habere göre, Altınbaş Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, Dünya Bankası’nın en son 29 Temmuz’da güncellediği “Gıda Güvenliği” raporuna değinerek, Türkiye’nin yüzde 94.65 oranındaki yıllık gıda enflasyonuyla 4’üncü sıraya yükseldiğini söyledi.

GIDA ENFLASYONU SIRALAMASINDA TÜRKİYE 5'İNCİ SIRADA

Kozanoğlu, “İlk sırayı buğday sevkiyatının durması nedeniyle Rusya-Ukrayna savaşının vurduğu Lübnan alıyor. 5 milyon kişinin ciddi gıda güvensizliği ile karşılaştığı Zimbabwe onu izliyor. Latin Amerika ülkelerinde ise daha çok Rusya’nın gübre ihracatının aksamasının olumsuz etkileri hissediliyor. Zaten çok ciddi enflasyon sorunu yaşayan Venezuela gıda enflasyonu listesinin 3’üncü sırasında yer alıyor. Gıda enflasyonuyla manşet enflasyon farkını gösteren gerçek gıda enflasyonu sıralamasında da Türkiye 5’inci sırada bulunuyor” dedi.

Temmuzda fiyatı en fazla artan ürünler arasında temel gıda maddeleri yumurtanın yüzde 16.54, pirincin yüzde 12.63, patatesin 9.29, sebzelerin yüzde 8.49, makarnanın yüzde 7.91 ile ön sıralarda yer aldığını vurgulayan Kozanoğlu, şunları söyledi:

“Türkiye’de gıdanın tüketim sepetindeki ağırlığı yüzde 25.32. Bu oran dar gelirli yurttaşlar arasında yüzde 30’un da üzerinde. Son dönemde enerji fiyatlarının da artışı hem ulaşım hem de ısınma maliyetlerine yansıyor. Bu nedenle yoksullar gelirlerinin yüzde 70’ten fazlasını gıda, ulaşım ve (elektrik, doğalgaz, su) faturaları dahil üç kaleme harcamak zorunda kalıyorlar. Bir de borçluların kredi kartları ve ihtiyaç kredisi borçlarını ödedikleri düşülürse, eğitime, sağlığa, giyim kuşama ayıracak paraları kalmıyor. Türkiye’de ekmek, pirinç, un, bulgur, makarna gibi yoksulların temel beslenme kaynaklarını oluşturan ürünlerin fiyatlarının 2022 içinde yüzde 100’e yakın artması durumu daha da vahim hale getiriyor. Bu bir yandan dünyada hububat fiyatlarının artışının ve döviz kuru etkisiyle tüketiciye katlamalı yansımasının bir sonucu. Bir yandan da Türkiye’nin işlenmiş gıda ihracatçısı olmasının yan etkisi. Gıda ve İçecek Sanayi Dernekleri Federasyonu’nun araştırmasına göre yılın ilk 5 ayında tarım, gıda ve içecek sektörü 10.1 milyar dolar ihracat, 8.6 milyar dolar ithalat gerçekleştirdi. Diğer bir ifadeyle, buğday, ham ayçiçek yağı ithal ederken, makarna, un, işlenmiş ayçiçek yağı ihraç ediyoruz. Haliyle TL’nin hızla değer kaybının da etkisiyle küresel fiyatlar aynen bizim tüketiciye de yansıtılıyor. Gıda ürünlerinde KDV’nin yüzde 8’den yüzde 1’e çekilmesinin etkisi de zamanla siliniyor.”

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *