ANASAYFA arrow right Güncel

Sosyal medyaya sansür teklifi Meclis’ten geçti

Sosyal medyaya sansür teklifi Meclis’ten geçti
YAYINLAMA: 29 Temmuz 2020 / 17.06
GÜNCELLEME: 29 Temmuz 2020 / 18.18
AKP ve MHP’li vekillerin hazırladığı, sosyal medyaya sansür öngören yasa teklifi TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaştı.

AKP ile MHP’li milletvekillerinin hazırladığı ve “sansür” eleştirilerine yol açan 9 maddelik sosyal medya düzenlemesi Meclis Genel Kurulu’nda kabul edildi.

Genel Kurul oturumu gergin geçti, milletvekilleri arasında sık sık tartışmalar yaşandı. AKP'li Oya Eronat, kürsüdeki HDP milletvekiline "Ahlaksız! Şerefsizsin sen!" dedi. Yaşanan gerilimin ardından Meclis Başkanı Oya Eronat'ın kınanmasını teklif etti. Teklif AKP ve MHP'li vekillerin oylarıyla reddedildi.

Sabaha kadar süren oturumda milletvekilleri düzenlemeye darir görüşlerini sıraladı.

Oluç: Sildiğinizi zannedeceksiniz ama hepsi kayıt altına alındı

Teklife ilişkin söz alan HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç kanun teklifinin uzmanlar, akademisyenler, sivil toplum örgütleriyle tartışmadığını söyledi.

Oluç “Bu kanun teklifi Anayasa’ya aykırı maddeler içeriyor. Düzenleme bilgi alma hakkını, ifade ve düşünce özgürlüğünü, özel hayatın gizliliğini, kişisel verilerin korunmasını ve uluslararası sözleşmeleri ihlal ediyor” dedi.

"Konunun özeti şudur" diyen Oluç devamında söyle konuştu:

"AKP "unutulma hakkı" adı altında hukuksuz, organize işler geçmişini silmek istiyor; gelecekte ise içinden çıkabilecek, çürümüşlükleri karartacak adımlar atmak istiyor. Para kasalarının sıfırlanması gibi geçmişteki hukuksuzluklar da sıfırlanacak. Bu hâliyle sosyal medya yasası siyasal hafızayı sıfırlama yasasıdır, sansür yasasıdır, toplumsal ve siyasal muhalefeti susturma yasasıdır. Yani Fetullah Gülen'le birlikte çekilen fotoğraflar; 17-25 Aralık yolsuzlukları ve diğer yolsuzluklar; Ensar Vakfındaki çocuk istismarları; Kızılay, Başkent Gaz, Ensar Vakfı ilişkileri; kayyum yolsuzlukları; Mardin'de Erdoğan'a, Süleyman Soylu'ya, Mehmet Özhaseki'ye ve diğer iktidar mensupları adına kesilmiş yüklü hediye faturaları ve buna benzer onlarca, yüzlerce, binlerce belge silinmek isteniyor.

"Bu geçmişi temizlemek, bugünü ve yarını kontrol altına almak için attığınız adımlar gerçekçi değil. Bunlar silinemez, size bunun haberini verelim. Çünkü hepsi kayıt altına alındı yani siz orada sildiğinizi zannedeceksiniz, hepsi kayıt altına alındı ve sanmayın ki demokratik hukuktan ve hukukun evrensel ilkelerinin uygulanmasından günün birinde kaçabileceksiniz.

"Bu teklifin Anayasa'ya aykırı olduğunu, uluslararası demokratik sözleşmelere ve uluslararası ticari sözleşmelere aykırı olduğunu biraz evvel tartıştık, o konuya tekrardan dönmeyeceğim ama en az Anayasa Mahkemesinin 6 kararına ve uluslararası sözleşmelere aykırı olduğu çok açık.

"Metnin tamamına bakıldığında internetin dinamiklerini ve teknik temellerini yeterince kavramayan ancak rejim için gereken otoriter baskı mekanizmalarını tanımlayama çalışan, günümüzün teknolojik ihtiyaçlarını yakalayamamış bir teklifle karşı karşıya olduğunuzu görüyoruz."

Gergerlioğlu: İfade özgürlüğü yerine şiddet ve istismar cezalandırılmalı

CHP Hatay Milletvekili Suzan Şahin Z kuşağının haber alma kaynağını kurutmak istediklerini ve iktidarın aykırı söylemlere tahammülü olmadığını aktardı.

HDP Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu ek bir yasaya ihtiyaç olmadığını sulh ceza mahkemelerinin zaten adil olmayan kararlar verdiğini belirterek “İfade özgürlüğü yerine şiddet ve istismarın cezalandırılması gerekir” dedi.

CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç da, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi kararlarını hatırlatarak düzenlemenin düşünceyi ifade etme ve yayma hakkına aykırılık teşkil ettiğini vurguladı.

Emre: Kötü yönetimin sonuçları

CHP İstanbul Milletvekili Zeynel Emre, yurttaşların düşünceyi ifade etme ve yayma hakkının olduğunu düzenlemenin uluslararası anlaşmalara ve Anayasa’ya aykırı olduğunu ifade etti.

Emre, düzenlemenin Adalet Komisyonu’na geri gönderilmesi gerektiğini söyledi. Medyada ciddi bir sansür ve baskı olduğunu belirten Emre, insanların gerçekleri sosyal medyadan öğrendiğini hatırlatarak Türkiye’deki kötü yönetimin sonuçlarının görülmemesinin istenmesi nedeniyle bu yasanın geçirilmek istendiğini söyledi.

Emre şöyle konuştu:

"Argümanlar söyleniyor, bakın biz nasıl bir sonuçla karşı karşıyayız: Basın özgürlüğü, şu an Türkiye'nin basın özgürlüğü, içler acısı durumda; yüzde 90'ı kontrol altına alınmış durumda, yüzde 10'u da gerek Radyo ve Televizyon Üst Kurulu gerekse özerkliği bozulan diğer kuruluşlarla birlikte, etki altına alınan yargıyla birlikte tamamen baskı altına alınmaya çalışılıyor. Böyle bir ortamda insanların sesini duyurabildiği, düşüncesini ifade edebildiği bir sosyal medya var. Sosyal medyayı da baskı altına alırsanız öngörülemeyen sonuçlarla karşılaşırsınız; insanların enerjisini, kızgınlığını, öfkesini boşalttığı mecralardır buralar.

"Sosyal medyada istenmeyen paylaşımların önlenmesine gelince, bu, bir irade meselesidir. Partiler belli noktalarda anlaşıp, paylaşılan bir 'tweet"i, bir açıklamayı kınadığı zaman onun azaldığını görüyorsunuz. En son, Sayın Esra Albayrak'la ilgili yapılan paylaşımdan sonra, verilen tepkilerde -ki o zamana kadar maalesef diğer siyasi partilere, onlara yönelik, oradaki kadın siyasetçilere yönelik yapılan paylaşımlarda gösterilmeyen tepkide- Türkiye ortaklaştı. Bakın, o sosyal medyada o konuda ciddi azalma görüyorsunuz.

"Deniyor ki: 'Mevcut düzenlemeden dünyada yapan ülkeler var.' 200 devlet varsa 1 tane örnek verilebiliyor, Almanya. Ama Almanya'nın basın özgürlüğü, Almanya'nın demokrasi seviyesi, Almanya'nın gelişmişlik düzeyi; bütün bunları bir arada değerlendirmeniz lazım. Almanya, her yıl bütçesi fazla veren bir ülke ve parayı nereye harcayacağını düşünen bir ülke. Almanya'da Merkel, tek başına iktidar fırsatı varken meşruiyeti güçlü olsun diye koalisyon kurmuş bir iktidar. Dolayısıyla, içinden tekil örnekleri alarak örnekler verdiğinizde bir şey ifade etmiyor. 2015 yılında 7 Haziran seçimlerinin sonuçlarını tanımadı bu ülkede iktidar, tekrardan seçime gitti. Yani bunu kıyaslamak açısından baktığınızda bu doğru bir örnek değil."

Türkan: Tüm yolsuzluk haberleri yok olacak

İYİ Parti Grup Başkan Vekili Lütfü Türkkan düzenlemenin "sansür yasası" olduğunu belirterek “Türkiye’deki yeni bir dönemin başlangıcı olan sansür yasasını görüşmek üzere toplandık” dedi.

“İstihdam yok, iş yok, aş yok, hayat pahalılığı almış başını gidiyor” ifadelerini kullanan Türkkan, Türkiye’nin gündemindeki sorunları çözmek varken ismine "sosyal medya düzenlemesi" denilen sansür yasasının konuşulduğunu söyledi.

Türkkan “Sosyal medyayı düzenlemek istiyorsanız önce yeşil toplu, paralı trol ordunuzu dağıtın, sosyal medyada ahlak yerine gelir” dedi. “Özgürlüklerimiz AKP’nin, rantın başladığı yerde, iktidara yakın vakıf ve derneklerin başladığı yerde bitiyor” diyen Türkkan, unutulma hakkıyla beraber AKP’nin geriye doğru kendini aklayacağını, tüm eleştirel haberler ve yolsuzluk haberlerinin yok olacağını söyledi.

Kabul edildi

Genel Kurul konuşmalarının ardından yapılan oylamada "İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi" kabul edilerek yasalaştı. Meclis, sosyal medya düzenlemesinin ardından 1 Ekim'e kadar tatile girdi.

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *