ANASAYFA arrow right Sağlık

“Sağlık emekçilerinin mağduriyeti daha da arttı”

“Sağlık emekçilerinin mağduriyeti daha da arttı”
YAYINLAMA: 28 Ekim 2020 / 19.08
GÜNCELLEME: 28 Ekim 2020 / 19.33
SES, “OHAL ilan edilmeden istifa ve emeklilik yasağı getirilemeyeceği ortadayken sağlık emekçilerinin bu haklarının ellerinden alınması Anayasa’ya aykırıdır” açıklamasını yaptı.

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Merkez Yönetim Kurulu, istifa taleplerinin kabul edilmeyeceği ve izinlerin durdurulmasına dair genelgesine dair yazılı açıklama yaptı.

Açıklamada, pandeminin yükünün en başından beri sağlık emekçilerinin sırtına bırakıldığı, bu süreçte 122 sağlık emekçisinin hayatını kaybettiği ifade edildi:

“Sağlık emekçilerinin maske, nitelikli koruyucu ekipman eksikliği, PCR testinin yapılmaması, grip aşısına ulaşamama sorunlarının yanında özlük haklarında gerileme de devam etmektedir. Sağlık emekçileri uzun süredir tükendiklerini ifade etmektedir. Sağlık Bakanlığı bu konuda herhangi bir adım atmazken dün yayınladığı yazı ile sağlık emekçilerinin mağduriyetini daha da arttırdı.”

“Çocuk izni ebeveyn iznidir, bakım yükü anneye bırakılamaz”

Bakanlığın yazısının neler getirdiği ve buna dair yorumları şöyle sıralandı:

“Yayınlanan genel yazı ile her ne sebeple olursa olsun görevden çekilme (istifa) talebi kabul edilmeyecek, emeklilik işlemleri tesis edilmeyecek. OHAL ilan edilmeden istifa ve emeklilik yasağı getirilemeyeceği ortadayken sağlık emekçilerinin bu haklarının ellerinden alınması Anayasa’ya aykırıdır.

“Öğrenim durumuna dayalı atama, alt ve üst hizmet bölgelerine atama, başka kamu kurum ve kuruluşlarına atamalar durduruldu. Ancak iller arası geçici görevlendirilen (re’sen atanan) personelin derhal ayrılışı yapılarak görevlendirildiği yere gitmesi sağlanacak. Bu sürgün demektir, sürgün suçtur, bu durum kabul edilemez.

“Çalışan bütün personelin ikinci bir emre kadar yıllık izinleri durdurulmuştur. Anayasal güvence altında olan dinlenme hakkına hele ki pandemi ile mücadele edilen, normal zamanlara göre daha yoğun ve uzun saatlerle çalışılan böylesi bir dönemde müdahale demek sağlık emekçilerinin yaşam hakkını yok saymak demektir.

“Radyoaktif ışınla çalışan personele verilmekle yükümlü olunan bir aylık sağlık izni (şua izni) kurum amirlerinin insiyatifine bırakılmıştır. Radyasyonun kanser yapıcı etkisini azaltmak için verilen şua izinlerinin ertelenmesi ve kurum amirine bırakılması demek sağlık emekçilerine ya COVID-19 ol ya da kanser ol demektir. 

“Çocuklu olan sağlık emekçilerinin yıllık izin talebi annelere verilecek olup, bu talebin karşılanması da kurum amirinin insiyatifine bırakılmış durumdadır. Çocuk izni ebeveyn iznidir, çocuğun bakım yükü sadece anneye bırakılamaz. Eşlerden talep edenin izin hakkı kurum amiri dahil hiç kimsenin insafına bırakılmadan, amasız, koşulsuz yerine getirilmelidir.”

“Derhal kadrolu, güvenceli atama yapılmalıdır”

SES, Sağlık Bakanlığı’na şu taleplerde bulundu:

* Atama bekleyen binlerce sağlık emekçisinin derhal kadrolu, güvenceli ataması yapılmalıdır.

* Haksız, hukuksuz şekilde işlerinden edilmiş olan KHK’lı sağlık emekçileri işlerine döndürülmelidir.

* Güvenlik soruşturması sebebiyle işe başlatılmayan sağlık emekçileri bir an önce işlerine başlatılmalıdır.

* Pandemi yönetiminde sağlık alanındaki emek ve meslek örgütlerinin karar alma süreçlerine dahil edilmelidir.

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *