Eğitim İş Sendikası Gaziantep Şube Başkanı Ali Arpat, yayınlamam yönetmeliği sert bir dille eleştirdi. “MEB, içi boş bir meslek kanunundan sonra belirsizliklerle dolu bir yönetmelik yayınladı” ifadelerini kullandı. “Çıkarılan ve öğretmenlik mesleğine, mesleki onurumuza ve eğitime hiçbir artısı olmayan kanun düzenlemesinin ardından çıkarılan bu yönetmelikte de açık bırakılmış alanlar var” dedi.
Oluşturulacak komisyonun tarafsız olacağı düşünülemez
MEB’in yönetmelik ile ilgili aldığı görüşlere itibar etmediğini belirten Arpat, “Yönetmeliğin içeriğine bakıldığında, öğretmenliği ast-üst şeklinde ayrıştıran bir düzenleme olduğu görülüyor. Yönetmeliğe göre, öğretmenlerin adaylık sürecini yürütecek olan komisyon, öğretmen adaylarının mesleğe devam edip etmemesine karar verecek. Okul müdürlerinin büyük çoğunluğunun, İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlerinin neredeyse tamamının yandaş sendikanın kontrolünde olduğu düşünüldüğünde, oluşturulacak komisyonun tarafsız olacağı düşünülemez. Aday öğretmenliğe kadar sayısız sınavdan geçen, KPSS sonrası mülakata giren ve atanan öğretmenlerin mesleğe devam edip etmemesine böyle bir komisyon karar veremez” eleştirisinde bulundu.
Aday öğretmenin ilk üç ay derse girmemesi, danışman öğretmen gözetiminde derse girerek oryantasyon sürecine tabi olması gibi hususların yönetmelikte yer almadığına dikkat çeken Arpat, “Öte yandan yönetmelikte öğretmenlerin kariyer basamakları düzenlendi. 180 veya 240 saatlik eğitim sonrası yazılı sınav öngörülmüş ve bu sınavı geçen öğretmenlerin uzman, başöğretmen olmasına imkan tanınıyor. Yüksek lisans yapmış olanlara alanına bakmaksızın 180 saatlik eğitimden sonra uzman, doktorasını tamamlayanlara ise 240 saatlik eğitimden sonra başöğretmen unvanı veriliyor” ifadelerini kullandı.
Başöğretmenimiz de tek ve kavramların içi boşaltılmamalı
Eğitim İş Sendikası Gaziantep Şube Başkanı Ali Arpat, kıdem esaslı olarak tüm öğretmenlere uzman veya başöğretmen unvanına verilen tazminatların başkaca şart olmaksızın ödenmesi gerektiğini vurguladı, konuşmasını şu cümlelerle bitirdi: “Başöğretmen, uzman öğretmen kavramları kaldırılmalı. Aksi durum öğretmenler odalarını ayrıştırmak, velileri kışkırtmak olacak. Yönetmelikle görülmektedir ki karşı çıktığımız halde kanuna koyulan sınav kazanılsa da eğitim programı tamamlansa da ‘Uzman Öğretmenlik Mesleki gelişim çalışmalarını tamamlamış olmak’ şartına bağlı olarak keyfi uygulamalara gidilebilecek. Bu uygulamanın kaldırılması ve hak kaybına uğrayacak tüm öğretmenlerin mücadelesini vermeye sonuna kadar devam edeceğiz. Tüm öğretmenlerimiz uzmandır ve kanunda da yer alıyor. Başöğretmenimiz de tektir ve kavramların içi boşaltılmamalı. Öğretmenlik mesleğine ve haklarımıza zarar verecek, taleplerimizi görmezden gelecek düzenlemelerin karşısında olacağımızı, yasal, anayasal ve uluslararası sözleşmelerden gelen örgütlülüğümüzün verdiği tüm hakları kullanarak mücadele edeceğimizi bir kez daha belirtiyoruz.” Özer Karınca
RSS