ANASAYFA arrow right Yaşam

Mahkeme AİHM’i dinlemedi, AYM de aynı kararı verdi

Mahkeme AİHM’i dinlemedi, AYM de aynı kararı verdi
YAYINLAMA: 30 Eylül 2020 / 17.06
GÜNCELLEME: 30 Eylül 2020 / 17.06
İşkencede alınan ifadesiyle DGM’de 27 yıl önce ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum edilen Ayhan için AİHM’ce verilen yeniden yargılama kararı mahkemece uygulanmayınca dosya AYM’ye taşındı. AYM de yeniden yargılamaya hükmetti.

Mehmet Ali Ayhan’ın 27 yıl önce 15 günlük gözaltında bulunduğu sürede yanında avukat olmaksızın alınan ifadesi delil sayıldı ve ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum edildi.

Halen hapishanede.

AİHM, bu ifadelerinin delil olarak kullanılmasının hak ihlali olduğuna karar verdi ve yeniden yargılama yapılması gerektiğini belirtti. Ancak ağır ceza mahkemesi yeniden yargılama yapmaya “gerek görmedi”.

Ayhan dosyayı Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) taşıdı.

Anayasa Mahkemesi de hem 6 bin TL manevi tazminata hükmetti hem de yeniden yargılama yapılmasına karar verdi.

AYM kararında, 15 günlük gözaltı süresince işkencede alınan ifadenin mahkumiyete delil olarak kullanılmasıyla savunma hakkının ihlal edildiği belirtildi:

“Bir ceza davasında kendi aleyhine tanıklık etmeme ve delil vermeye zorlanmama hakkı, suç isnadını zorla veya baskıyla sanığın isteğine aykırı olarak elde edilen delillere başvurmadan kanıtlamaya çalışmayı gerektirir.

“Avukata erişimi sağlanmayan sanığın kolluktaki ikrarının mahkûmiyet kararında kullanılması durumunda savunma hakkına telafi edilmez biçimde zarar verilmiş sayılacaktır. Soruşturma evresinde elde edilen ikrarın kötü muamele ve işkence altında verildiği belirtilerek reddedilmesi durumunda mahkemece bu husus irdelenmeksizin ikrarın dayanak olarak kullanılması önemli bir özen eksikliğidir.”

15 günlük gözaltında avukatı yoktu

Ayhan, 5 Mayıs 1993’te İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünce gözaltına alındı, 19 Mayıs 1993’te tutuklandı. Bu süre boyunca avukat hakkından yararlandırılmadı.

İstanbul 1. No.lu Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) 24 Şubat 2004’teki kararıyla Ayhan’ın “Türkiye Komünist Emek Partisi (TKEP) silahlı örgütünün anayasal düzeni cebren ortadan kaldırmaya yönelik eylemlerine aslen iştirak” suçundan ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verdi.

Ceza gerekçesi arasında, Ayhan’ın Emniyet Müdürlüğündeki avukatsız alınan ifadesi de yer alıyordu.

Karar Yargıtay’ca onanıp kesinleşince Ayhan, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) başvurdu.

AİHM “yeniden yargılama yapılsın” dedi

AİHM 3 Kasım 2009 tarihli kararında, “soruşturma evresinde müdafi yardımından yararlanma ve makul sürede yargılanma haklarının ihlal edildiğine” karar verdi.

AİHM kararında, gözaltı sırasında müdafi yardımından yararlanma hakkının Kanunla engellendiğine ve gözaltında alınan bu ifadelerin mahkûmiyet hükmünde delil olarak kullanıldığına vurgu yapıldı.

Ayhan’a manevi tazminat ödenmesine hükmeden AİHM ayrıca yeniden yargılama yapılmasının ihlalin giderimi için uygun bir yol olacağını belirtti.

Mahkeme yeniden yargılamayı reddetti

İnfazın durdurulması ve yeniden yargılama başvurusunu değerlendiren İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi ise 29 Eylül 2011’deki kararıyla “AİHM kararında belirtilen eksikliğin giderilmesi mümkün olmadığından kararın verildiği tarihteki usul ve yasalara uygun davranıldığından ve tüm dosya kapsamına göre esasa etki etmediğinden yargılanmanın yenilenmesi talebinin reddine” hükmetti.

Ayhan’ın bu karara yaptığı itiraz kabul edildi ancak İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi yine aynı kararı verdi ve karar onanarak kesinleşti.

Bunun üzerine Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yaptı.

AYM: Mahkemenin ret yetkisi yok

AYM de bugün açıkladığı gerekçeli kararında, mahkumiyete hükmeden DGM’nin buna gerekçe olarak neyi seçtiğinin kararında muğlak bırakıldığı, savunmaya delillere itiraz etme hakkı tanınıp tanınmadığının belirsiz kaldığı ifade edildi.

Yeniden yargılamayı reddeden İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesinin bu kararının da “AİHM'in ihlal kararıyla örtüşmediği, Anayasa'nın 36. Maddesinin gerektirdiği ölçüde ve özende bir inceleme içermediği ve AİHM tarafından verilen ihlali ve sonuçlarını ortadan kaldırmadığı” belirtildi.

Ayrıca mahkemenin, bu durumda “yeniden yargılama sebebinin varlığını kabul hususunda herhangi bir takdir yetkisinin bulunmadığı” ve yeniden yargılamayı yapmak zorunda olduğu ifade edildi:

“Böyle bir karar kendisine ulaşan mahkemenin yasal yükümlülüğü, ilgilinin talebini beklemeksizin Anayasa Mahkemesinin ihlal kararı nedeniyle yeniden yargılama kararı vererek devam eden ihlalin sonuçlarım gidermek üzere gereken işlemleri yerine getirmektir.”

Dosya, yeniden yargılama yapılmak üzere yine İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilecek.

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *