ANASAYFA arrow right 20 Yıl Önce

Kıbrıs sorunu  asla çözülmez 

Kıbrıs sorunu  asla çözülmez 
YAYINLAMA: 07 Mayıs 2020 / 16.16
GÜNCELLEME: 07 Mayıs 2020 / 16.16

KKT Cumhuriyeti’nde 1974 yılından bu yana iktidarda ve yönetimlerde bulunanların aradan 27 yıl geçmesine rağmen ülkenin sorunlarına kalıcı çözüm bulamaması yanında, Güney Kıbrıs’ın AB sürecine kabul edilmesi ve orada kişi başına gelirin 8 bin dolara ulaşması, sağlık ve eğitim alanında çok ileri düzeyde olması dikkat çekiyor. Bazı sivil toplum örgütü temsilcileri şu değerlendirmeyi yapıyor: “Filistin’in başında Yaser Arafat, KKTC başında ise Rauf Denktaş olduğu sürece bu iki devletin sorunları çözümlenemez.

CHP İl Başkanı Metin Çelikel, 27 yıldan bu yana KKTC’nin başındakilerin değişmediğini belirterek, o günden bu yana ülkenin hiçbir sorununun çözümlenmediğini, her yıl daha da artarak Türkiye’nin sırtında adeta bir kambur oluşturduğunu vurguladı.

Eğitim-Sen Gaziantep Şubesi Başkanı Mehmet Bozgeyik ise Türkiye’deki mevcut siyasi yapılanmanın bir benzerinin de Kuzey Kıbrıs’ta oluştuğuna dikkat çekerek, orada da lider sultası, parti yapılanması, partilerin oluşumu ve yönetime gelme biçiminin aynı olduğunu söyledi. Kuzey Kıbrıs’taki sorunların bunca yıldır çözümlenememesinin nedenlerinin başında Kıbrıs’taki aşırı merkeziyetçi yapılanmanın geldiğini vurgulayan Bozgeyik, “Türkiye’deki hükümetlerin etkisiyle sürekli demokratik barışçıl çözümden kaçınıldı. Kıbrıs’ta var olan sorunlar günümüze kadar çözülmeden geldi. Özellikle Kıbrıs’taki mevcut hükümetin ve Cumhurbaşkanının var olan sorunlarda büyük sorumluluğu vardır” dedi.

1974 Yılından bu yana Türkiye’de ekonominin düzen tutmadığını, ambargo ile enflasyonlu bir dönemin başladığını ifade eden CHP İl Başkanı Çelikel, “Kuzey Kıbrıs sırtımızda bir yük. Kıbrıs bir milli mesele, ama çözümsüz bir mesele olmamalı. Uluslararası kurallar doğrultusunda Kıbrıs’ta iki toplumun eşitliğine dayalı barışı kalıcı kılabilecek bir çözümün 20 yılı aşkın süredir bulunmamış olmasında Kıbrıs’taki yönetim anlayışının ve garantör devlet olarak Türkiye’nin olaya bakışındaki yanlış politikaların etkili olduğunu düşünüyorum. Bugün Kıbrıs sorununun çözümlenmesi hem Türkiye, hem de Kıbrıs’ta yaşayan Türk ve Rumlar açısından çok olumlu sonuçlar doğurur. 27 Yıla yakın bir süredir Sayın Denktaş’ın, Kıbrıs’taki yönetimi elinde tutmuş olması, oradaki yönetimin demokrasiyi ön planda tuttuğu yönünde kuşkular uyandırmaktadır. Nitekim zaman zaman basına yansıyan muhalefetin sızlanması KKTC yönetimin doğru olmadığının bir işareti olarak değerlendirilebilir” şeklinde konuştu.

Ülkemizde yaşanan ekonomik krizin bir benzerinin de Kıbrıs’ta yaşandığını ifade eden Bozgeyik konuşmasına şöyle devam etti: “Milli gelir. Güney Kıbrıs’a oranla çok düşük, halk fakirleşti. Özellikle turizm ve sanayi alanında istihdam alanı genişletilmedi. Ülke Türkiye’nin sırtında bir kambur olarak günümüze kadar taşındı. AB sürecinde Güney Kıbrıs’ın sürece dahil edilmesi ve Kuzey Kıbrıs’ın bunun dışında tutulması krizin en belirgin örneğidir. Artık yönetenler şunu iyi bilmeli, 27 yıldan beri izlenen siyaset tarzı ve yöntem, Kıbrıs’a bir yarar getirmedi, sorunlar giderek çıkmaza sokuldu. Yeni liderler ve yeni anlayışlarla, Türkiye’ye fazla bir yük getirmeden demokratik yollardan iki eşit toplum yaratma anlayışları içerisinde çözüm bulunmalı. 21. Yüzyılın eşiğinde hem ülkemizde, hem Kuzey Kıbrıs’ta var olan siyasi anlayış ve kişiliklerin sorunları çözümleyeceğini düşünüyoruz” şeklinde konuştu.

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *