ANASAYFA arrow right Yaşam

Kaybedilen toprağı yeniden kazanma şansımız yok

Kaybedilen toprağı yeniden kazanma şansımız yok
YAYINLAMA: 05 Mart 2021 / 21.00
GÜNCELLEME: 10 Mart 2021 / 20.45
Tarım ve mera alanlarının sanayileşmeye ya da yapılaşmaya açılmasını eleştiren Şehitkamil Ziraat Odası Başkanı Cuma Yiğit, “Küresel iklim nedeniyle kuraklık yaşanıyor, üretim azalıyor. Bu nedenle gıdaya daha çok ihtiyacımız var. Zaten ilerleyen zamanlarda gıda stratejik bir ürün haline gelecek” dedi.

“Tarım olmazsa buğday, mercimek, domates gibi gıdalar, mera olmazsa hayvan olmaz, hayvan olmazsa et ve süt olmaz. Aç ve susuz bir şekilde yaşanmaz. O nedenle toprağımıza sahip çıkmalıyız ve tarım arazileri imara açılmamalı. Meralarımızı korumalıyız ki köyde hayvancılık ile uğraşan çiftçi, üretici sayımız artsın. Pandemi döneminde gıdanın ne kadar önemli olduğu anlaşıldı. Bu süreçte insanlar marketlere akın etti” şeklinde konuştu.

Başkan Yiğit, tarım ve mera alanlarının imara açılmasının yanlış olduğunu vurgularken, “Nüfusun her geçen gün artmasına karşın topraklarımız azalıyor. Dolayısıyla sanayi bölgesi kurulacak veya konut yapılacaksa tarıma elverişsiz arazilere yapılması daha uygun olur. Bunu da yetkililerin düşünmesi gerekiyor. Küresel iklim nedeniyle kuraklık yaşanıyor, üretim azalıyor. Bu nedenle gıdaya daha çok ihtiyacımız var. Zaten ilerleyen zamanlarda gıda stratejik bir ürün haline gelecek. Dolayısıyla kaybedilen toprağı yeniden kazanma şansımız yok” uyarısında bulundu.

Bu soruna bir an önce çözüm getirilmesini istiyoruz

Çiftçinin borçlarının ertelenmesi veya yapılandırılması konusunda herhangi bir gelişmenin yaşanmadığını kaydeden Yiğit, “Çiftçi, kredi aldığı bankaya gittiğinde borcunu faizli olarak bir yıl sonrasına erteletebiliyor. Bu da borç yükünü daha da artırıyor. Hem devlet hem de çiftçi üzerine düşeni yapmalı. Bu soruna bir an önce çözüm getirilmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı.

Birçok çiftçi, elektrik kontağına basmaya korkuyor

Enerji maliyetlerinden dert yanan Şehitkamil Ziraat Odası Başkanı Cuma Yiğit, enerji maliyetinin üreticinin sırtını büktüğünü, giderini artırdığını dile getirirken, konuşmasına şöyle devam etti: “Sulu tarımda kullanılan elektriğin yüzde 50’si devletimiz tarafından karşılanmalı. Çünkü gerçekten hiçbir üretici elektrik faturalarının altından kalkamıyor. Birçok çiftçi, elektrik kontağına basmaya korkuyor. Ayrıca ilaç, gübre, mazot ve diğer girdilerde yüksek. Dolayısıyla çiftçi daha çok desteklenmeli ki üretim artsın, bir dekar bile tarla boş kalmasın.”

 

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *