ANASAYFA arrow right Ekonomi

İş Kanunu’nda yenilik yapılmalı

İş Kanunu’nda yenilik yapılmalı
YAYINLAMA: 21 Haziran 2020 / 21.25
GÜNCELLEME: 21 Haziran 2020 / 22.15
İş Sağlığı ve Güvenliği Çalışanları Sendikası Gaziantep İl Temsilcisi İbrahim Karatok, iş kanunundaki eksik ve yanlış uygulamaların sonucu ağır bedeller ödendiğini belirtti

Karatok, “Kanun koyucu olan devlet erki, eksik uygulamanın artık işletmelerde binlerce insanın iş kazası ve sayısı tespit dahi edilemeyen meslek hastalıklarına sebebiyet verdiğini görmeli, anlamalı ve İş kanununda yenilik yapmalı, piyasa dinamiklerine uygun revizyonu sahada bire bir uygulama yapan profesyonellerin görüşünü alarak yola devam etmeli üzerine düşeni yapmalı” dedi.

Üniversiteler bu sektörü rant kapısı olarak görüyor

Bu kanunun uygulanmasında taraf olan uzman, ortak sağlık ve güvenlik birimleri ve işletmeler tarafından bir çıkar sağlama kapısı olarak kullanıldığını söyleyen Karatok, yapılan sürekli uygulama ertelemesi ve değişikler ile hedeften uzaklaşıldığının altını çizdi. “Ülkemizde 2012 yılında müstakil iş sağlığı ve güvenliği kanunu olan 6331 sayılı kanun yürürlüğe girdi. Ancak yaklaşık 8 yıldır yürürlükte olan kanun yamalı bohçaya döndü. İş güvenliği uzmanlığında piyasa dinamikleri dikkate alınarak kaliteli uzman yetiştirilmeli. Sektörde meydan gelen daralma iş güvenliği uzmanlarına olan talebi azalttı. Üniversitelerden mezun olan uzmanlar iş bulamamakta. Üniversiteler bu sektörü rant kapısı görmekte, gençlerin geleceği ve hayalleri ile oynamaktalar. Milli Eğitim Bakanlığı ve Yüksek Öğretim Kurumu Üniversitelerin bu suiistimaline dur demeli. Çünkü üniversiteden mezun olan gençler iş bulamamakta” ifadelerini kullandı.

Yeter artık, insanlar iş kazlarında ölmekte, sakat kalmakta

“Yeter artık, insanlar iş kazlarında ölmekte, sakat kalmakta” diyen İl Temsilcisi Karatok, “Bu güne kadar tüm olmuşuz koşullara rağmen iş güvenliği uzmanları sahada can siper hane olarak çalıştılar ve çalışmaktalar. 6331 sayılı Kanunun, uzmanların A-B-C sınıfı olarak ayırdığı uzmanların, tehlike sınıfına göre bakmakla yükümlü oldukları görev ve sorumlulukları bir birinin yetki alanına girerek bakması ile ilgili yanlış ve hatalı tutum iş kazlarını azaltmadı. 6331 sayılı Kanunun, uzmanların yeterli bilgi ve tecrübeye sahip olmadan bir birlerinin yerine baka bilmesi adeta iş kazalarına davetiye çıkartmaktır. Bunu bir örnek ile anlatırsak; yolcu uçağı kullanan bir pilota, sen nasıl olsa uçmayı biliyorsun deyip savaş uçağı kullanmasını istemek gibi bir şey. Sonrada ‘Vay neden kaza oldu gel bakalım yargılayalım, soruşturalım ceza verelim’. Olan gariban uzmana olmakta. Aslında 6331 sayılı kanunu bu şekilde uygulanması konusunda karar veren merciinin tüm bu şekilde meydana gelen kazalardan sorumlu tutulmalı” şeklinde açıklama yaptı.

Bakanlık iş kanunu gemisinin su aldığını batmaya başladığını görmeli

İş Sağlığı ve Güvenliği Sendikası Gaziantep İl Temsilcisi İbrahim Karatok, konuşmasını şu şekilde bitirdi: “6331 sayılı Kanunun uygulanmasında kamu kurum ve kuruluşlarının sürekli öteleme ile kapsam dışında tutulması, kamuda iş kazalarına sebep vermektedir. Burada umursamaz bir turum var. Kamuda çalışılan alan, yapılan iş, özel sektörden faklı mı? Özel sektöre uygulanan iş kanunu kamuda neden uygulanmaz? Kamuda iş kazası olmuyor mu? Bu sorulara bakanlığın mantıklı kamuoyunu tatmin edecek cevap vermesi gerekmekte. Yoksa kamuda meydana gelen her kazadan veya meslek hastalığından sorumlu olduklarını bilmeliler. Kanun koyucu olan devlet erki eksik uygulamanın artık işletmelerde binlerce insanın iş kazası ve sayısı tespit dahi edilemeyen meslek hastalıklarına sebebiyet verdiğini görmeli, anlamalı ve üzerine düşeni yapmalı. İş kanununda yenilik yapmalı, piyasa dinamiklerine uygun revizyonu sahada bire bir uygulama yapan profesyonellerin görüşünü alarak yola devam etmeli. Artık bakanlık iş kanunu gemisinin su aldığını batmaya başladığını görmeli. Bu iş böyle gitmez.” Hüseyin Karataş

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *