ANASAYFA arrow right Güncel

İnsanlık onuruyla bağdaşacak bir asgari ücret belirlenmeli

İnsanlık onuruyla bağdaşacak bir asgari ücret belirlenmeli
YAYINLAMA: 30 Kasım 2021 / 21.21
GÜNCELLEME: 30 Kasım 2021 / 21.21
DİSK ve Türk-İş Gaziantep Bölge Temsilciliği açıklamalarında, asgari ücretin insanca yaşama yetecek kadar olması gerektiği vurguladı.

Bölge Temsilcisi Ali Güdücü, “Asgari ücretin saptanmasında Anayasa’da yer alan “geçim şartları” yaklaşımına öncelikle uyulmalı. Günün ekonomik ve sosyal koşullarına göre işçinin ve ailesinin insanca yaşamasını mümkün kılacak ve insanlık onuruyla bağdaşacak asgari ücret belirlenmeli” açıklamasını yaptı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının ev sahipliğinde Asgari Ücret Tespit Komisyonu bugün ilk toplantısını yapacak. Toplantıda işvereni Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK), işçi tarafını Türk-İş Konfederasyonu temsil edecek. Her yıl aralık ayının son haftası açıklanan asgari ücretin bu sene daha erken açıklanması bekleniyor.

Türk İş Gaziantep İl Temsilcisi Mehmet Akif Sarıca da, “2022 yılında geçerli olacak asgari ücretin, ekonomide yaşanan gelişmeler de dikkate alınarak, insana yakışır bir yaşam düzeyini sağlayacak şekilde tespit edilmesi gereği ortak düşüncemiz” dedi.

Ücretli çalışanların yarıya yakınının asgari ücret ve civarında bir gelir elde ettiğini açıklayan Sarıca, “Sosyal güvenlik primine esas ortalama kazanç da asgari ücretin biraz üzerindedir. Asgari ücret belirleme çalışmaları sadece ücretli kesimi değil toplumun tümünü yakından ve doğrudan ilgilendiriyor. Sadece asgari ücret alanlar değil; asgari geçim indirimi, işsizlik ödeneği, kısa çalışma ödeneği, engelli ve yaşlılık aylığı ile bakım yardımı, genel sağlık sigortası, bireysel emeklilik, sosyal güvenlik borçlanması, sosyal güvenlik alt ve üst primlerinin belirlenmesi gibi çok geniş bir alanı kapsıyor” ifadelerini kullandı.

Günlük yaşantının her aşamasında vergiye maruz kalıyorlar
Ülkemizdeki asgari ücretin AB üyesi tüm ülkelerin gerisine düştüğünü vurgulayan Sarıca, “Küresel pazarlar ile rekabet edebilmek adına emek kesiminin talepleri görmezden gelinmemeli. Türkiye’nin rekabet şartlarını düşük ücret politikasıyla sağlamak doğrultusunda bir anlayışı olmamalı. Bugün ücretliler üzerinde dayanılmaz boyutlarda vergi yükleri bulunuyor. Türkiye’de gelir vergisi mükelleflerinin büyük çoğunluğu ücret geliri elde edenler. Kaldı ki, hem doğrudan gelir ve kazanç üzerinden hem dolaylı olarak mal ve hizmet alımında yapılan zorunlu ihtiyaç harcamalarından dolayı günlük yaşantısının her aşamasında vergiye maruz kalınıyor” açıklamasını yaptı.
Asgari ücret, insanın yaşaması ve varlığını sürdürebilmesi için gerekli
Asgari ücretin, işçi ve ailesinin günün ekonomik ve sosyal koşullarına göre insanca yaşamasını mümkün kılacak, insanlık onuruyla bağdaşacak bir ücret ve bu yönüyle asgari ücretin, insanın yaşaması ve varlığını sürdürebilmesi için gerekli olan asgari gelir kaynağı olduğunu anlatan Güdücü, “Asgari ücret, emeğe gösterilen saygının bir ölçüsü ve sosyal devlet anlayışı çerçevesinde, gelir dağılımında adaleti ve iyileştirmeyi temel alan, refahın geniş kitlelere yayılmasını amaçlayan bir yaklaşımla tespit edilmesi toplumsal huzur ve iş barışının sağlanması için gerekli” değerlendirmesinde bulundu.
Ücretli çalışanlar için vergi matrahı farklılaştırılmalı
Güdücü, ücretli çalışanlar için vergi matrahı farklılaştırılması gerektiğini ifade etti. “2002 yılında gelir vergisi tarifesi brüt asgari ücretin 17,1 katı iken, günümüzde 6,7 katına geriledi. Tüm ücret gelirlerinde, asgari ücrete denk gelen kısmına kadar olan tutarın vergi dışı bırakılması yönünde sosyal taraflar arasında görüş birliği oluşmasına rağmen şimdiye kadar herhangi bir düzenleme yapılmadı. İşverenin sosyal güvenlik primi düşürülmüş ve buradan doğan milyarlarca liralık gelir kaybı Hazine tarafından karşılanıyor. Ancak işçilerin sosyal güvenlik priminde bir indirim yapılmadı. Sosyal devletin koruyucu vasfı öncelikle düşük gelirli olan ücretli çalışanlar için olmalı” dedi.

Asgari ücretin net olarak açıklanmasını isteyen Güdücü, “Ücretten yapılacak vergi, sosyal güvenlik vb. kesintiler net tutarın üzerine ilave edilmeli ve yıl boyunca asgari ücret açıklanan bu net ücretin altına düşmemeli. Asgari Geçim İndirimi (AGİ) işçinin medeni durumuna göre ayrıca ilave edilmeli. Tüm ücretlerin asgari ücrete tekabül eden kısmı vergiden muaf olmalı. Gelir vergisi tarifesi en az yeniden değerleme oranında artırılmalı. Ayrıca ücretliler için damga vergisi uygulaması kaldırılmalı. Asgari ücret sonrası ilk vergi basamağı için uygulanacak oran da yüzde 10 olmalı” diye konuşma gerçekleştirdi.

DİSK Gaziantep Bölge Temsilcisi Ali Güdücü, konuşmasını şöyle tamamladı: “Asgari ücret, herhangi bir ayırım yapılmadan yine ulusal düzeyde tek olarak ve yıllık belirlenmeli. İşçilerin arasında nitelik, kıdem, işin mahiyeti gibi ekonomik amaçlı değerlendirmelerin tümünden bağımsız olarak ele alınmalı. Asgari ücret, ekonomik ölçülerin ötesinde sosyal bir ücret olarak kabul edilmeli ve bu özelliği temel alınarak belirlenmeli. Devlet çalışanlar arasında ayrım yapmamalı, kamuda geçerli en düşük aylık tutarını asgari ücret belirlenirken de dikkate almalı. İşverenlere sağlanan sosyal güvenlik prim desteğinin benzeri bir destek işçilere de verilmeli ve işçilerin sosyal güvenlik haklarında bir kayıp yaratmayacak şekilde işçi SGK prim payı 5 puan düşürülerek bütçeden karşılanmalı. ‘Sosyal Devlet’ ilkesi gereği ‘Aile yardımı’ çalışmayan eş için uygulamaya konulmalı. Sendikal örgütlenmenin önündeki engeller kaldırılmalı ve asgari ücret teşviki sadece sendikal örgütlenmenin olduğu işyerleri için uygulanmalı.” Hüseyin Karataş

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *