ANASAYFA arrow right Yaşam

‘Hızlı kilo verenler, verdikleri kiloyu geri alabilir’

‘Hızlı kilo verenler, verdikleri kiloyu geri alabilir’
YAYINLAMA: 30 Aralık 2020 / 13.53
GÜNCELLEME: 30 Aralık 2020 / 13.53
Hızlı kilo kaybetmek, ilerleyen süreçte geri dönüşü olmayan tansiyon düşüklüğü, kusma, âdet düzensizliği, böbrek taşı oluşumu, gut hastalığı, karaciğer yağlanması, kolesterol yüksekliği, kalpte ritim bozukluğu, hatta ölüm gibi ciddi sonuçlara yol açabilir.

 

Diyetisyen Turgay Köse, hızlı kilo kaybetmenin ilerleyen süreçte geri dönüşü olmayan saç dökülmesi, baş ağrısı, baş dönmesi, konsantrasyon bozukluğu, sinirlilik, uyuşukluk, tansiyon düşüklüğü, kusma, âdet düzensizliği, böbrektaşı oluşumu, gut hastalığı, karaciğer yağlanması, kolesterol yüksekliği, kalpte ritim bozukluğu, hatta ölüm gibi ciddi sonuçlara yol açabileceği uyarısında bulundu. Köse, “Her başarısız diyet denemesi vücudun zayıflamaya karşı direnç kazanmasına sebep olmakta ve bir sonraki diyet girişiminde başarı oranını azaltmaktadır. Sık diyet yapanlar bir yandan daha kolay kilo alırken diğer yandan daha zor kilo kaybederler” dedi.

Direnç kazanır

Geçen günlerde kendisine ait sosyal medya hesabından hızlı kilo verdirme yöntemlerini sert bir dille eleştiren Köse, bunun sağlığa zararlarını gazetemize anlattı. Her başarısız diyet denemesinin vücudun zayıflamaya karşı direnç kazanmasına sebep olduğunu vurgulayan Köse, “Bir sonraki diyet girişiminde başarı oranını azaltmaktadır. Sık diyet yapanlar bir yandan daha kolay kilo alırken diğer yandan daha zor kilo kaybederler. Böylesi bir durum, hem zaman hem para hem de umut kaybına yol açmaktadır. Yanlış bir tedavi uygulanması veya uygulanan tedavinin yaşam tarzı haline getirilmemesi nedeniyle 5 sene sonunda kaybedilen ağırlığın ortalama olarak yüzde 75-121’i geri alınmaktadır” diye konuştu.

Su kaybı olur

Kişinin hızlı kaybettiği kilolarını bazen fazlasıyla geri alabildiğini anlatan Köse, şöyle devam etti: “2.5 ayda 22 kg. verilemez mi? Elbette verilebilir... Peki, bu 22 kg. ağırlık nereden gider? Yağdan mı, su ve kaslardan mı? Hedefi yalnızca ağırlık kaybetmek şeklinde belirlememek gerekir. Çünkü zayıflama denilince kastedilen ağırlık kaybı değil, yağ kaybıdır! Şok diyetlerle vaat edilen veya kaybedilen vücut ağırlığının büyük çoğunluğu sudur. O nedenle bir süre sonra ağırlık kaybı durur, hatta vücut kaybettiği suyu yerine koymaya başlayınca ağırlıkta geri kazanım söz konusu olmaktadır.”

Her şeye inanmayın

“Zayıflamak isteyen biri, kitle iletişim araçlarındaki şok diyetlere bulaşmadan, protein ağırlıklı beslenmeden, vegan-vejetaryenler gibi hayvansal ürünlerden uzaklaşmadan, mucize diyetlere inanmadan, detoks yapmadan da sağlıklı bir şekilde beslenerek sonuca ulaşabilir” diyen Köse, özetle şunları kaydetti: “Önemli olan, her besin grubunu ölçülü tüketmektir. Diyet, light, kalorisiz, az yağlı, şekersiz gibi ibarelerden sıkılan ve her seferinde verdikleri kiloları fazlasıyla geri alan insanlar, zaman içerisinde beslenmelerini umursamaz hale geldi. Halbuki diyet yemek denilince aklınıza sadece salata, yoğurt ya da lezzetten uzak, tatsız, tuzsuz yiyecekler gelmemeli. Yaşam tarzına uymayan hiçbir yönteme başvurmamak gerekir. Uzun süre aç kalındığı takdirde açlıkla baş etmeyi öğrenen ve düşük enerjiyle yetinen vücut, biraz olsun fazla yemek yenildiğinde ‘yarın yine aç kalırsam enerjiye çeviririm’ düşüncesiyle alınan fazla enerjiyi yağa dönüştürmektedir. Aynı zamanda kaybedilen ağırlığın tekrar ve hızlı bir şekilde geri kazanımına neden olur. Besin öğesi eksikliğinin de zayıflamayı zorlaştırdığı hesaba alınırsa ‘aç kalmak zayıflatmaz, aksine şişmanlatır’ demek hiç de yanlış olmaz.”

Omurgada kış tehdidine karşı 8 önemli uyarı!

Beyin ve sinir cerrahisi uzmanı öğretim üyesi Dr. Murat Hamit Aytar, soğuk havalarda bel ve boyun sağlığımızı korumak için almamız gereken önlemleri şöyle sıraladı:

- Vücut ısınızı ideal seviyede tutabilecek şekilde giyinmeye dikkat edin. Özellikle bel ile boyun bölgeniz soğuğa doğrudan maruz kalmayacak şekilde giyinin. Fazla kalın da giyinmeyin, çünkü terlemek ve ardından soğuk havaya maruz kalmak, omurga sağlığını olumsuz etkileyen en önemli sorunlardan biri. 

- İnce giyinerek soğuk havanın doğrudan etkisine maruz kalmak da omurgayı tehdit ediyor. Hava şartlarına uyumsuz şekilde ince giyinmekten kaçının. 

- Banyo yaptıktan sonra saçlarınızı iyice kurutmadan dışarı çıkmayın. 

- Rüzgârlı havalarda cereyanda kalmamaya dikkat edin. 

- Omurga sağlığınız için masa başında otururken bel boşluğunu destekleyen bir yastık kullanmaya ve dik pozisyonda olmaya özen gösterin. 

- Kullandığınız bilgisayarın ekran seviyesini, klavyenin bulunduğu yeri ve masa yüksekliğini vücut ölçülerinize uygun hale getirin. 

- Ofiste ya da evde klimanın doğrudan omurganıza gelmesini önleyin. 

- Soğuğun olumsuz etkilerine karşı mücadele etmenin bir başka önemli yolu da omurgayı sıcak tutmak için spor yapmak. Vücudunuzu çok yormayan yürüyüş, yüzme, uzman eşliğinde pilates ile fitness programlarını düzenli olarak yapın.

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *