Güneydoğu Anadolu Bölgesi ile Gaziantep’in kurak bir yıl geçirdiği tespitini yapan Başkan Çolak, “Yaşadığımız bölge Türkiye’nin en kurak bölgeleri arasında. Kuraklıktan diğer bölgelere göre daha fazla etkilenmiş durumdayız. Barajlarda doluluk oranlarının yüzde 12’ye kadar düştüğü söyleniyor. Şu ana kadar ki yağışlar hububat için yeterli olabilir, lakin fıstık ağacı gibi dikili ağaçlar için yeterli değil” ifadelerini kullandı.
Bölgemizin yeşillendirilmesi ve ağaçlandırılması lazım
Şahinbey Ziraat Odası Başkanı Ali Çolak, doğanın korunmasının önemini anlatırken, konuşmasını şu şekilde bitirdi: “Televizyonlarda veya sosyal medyada katledilen ağaçları seyrediyoruz. Gaziantep’e bağlı bir köyde büyük çamları ağaçları kesilmiş. Bu ağaçların kesilmesi doğanın dengesinin bozulması anlamına gelmektedir. Bölgemizin yeşillendirilmesi ve ağaçlandırılması lazım.”
Şahinbey çiftçisinin yüzde 40’ı icralık
Başkan Çolak, “Kuraklık kaderimizin olmaması lazım. Her zaman; ‘Fırat akar Gaziantep’ bakar diyoruz. Artık Fırat’ın yönünü şehre çevrilmesi gerekiyor. Fırat’ın yanı başında ki tarlalar bile kuraklıkla mücadele ediyor. Barak Ovası’ndan başlanarak suyun Şahinbey İlçesi’ne kadar getirilmesi elzemdir. Bu konuda gerekli çalışmalar yapılıp, bir an önce hayata geçirilmeli” dedi.
Çiftçiler, zor durumda cebinde parası yok
Çiftçilerin zor durumda olduğunu, cebinde parasının bulunmadığının altını çizen Çolak, “Dolara bağlı olarak, mazot, gübre, ilaç ve diğer ham maddelerin fiyatları yükseliyor. Banka kredileri yükseldi ve ilçemizdeki çiftçilerimizin yüzde 40’ı hacizli durumda. Tarla satıldığında hiç kimse kar elde edemeyecek, ülkenin zararı olacak. Çünkü bu arazileri çok düşük fiyatlara iş adamları alacak. Dolayısıyla atıl vaziyette duracak olan tarlalarda hiçbir üretim olmayacak” şeklinde açıklamada bulundu.
Zeytin ve zeytinyağı pazarı konusunda gerekli adımların atılmasını bekliyoruz
Gaziantep’teki zeytin hasadının yüzde 90’ının tamamlandığını ifade eden Çolak, zeytin ve zeytinyağının pazarının olmamasından dert yandı. “Zeytin rekoltesinde artış yaşanırken, zeytinyağı rekoltesinde istenileni alamadık. Kilo bazında zeytinyağı alımından düşüş yaşandı. Bu düşüşün de en büyük nedeni doğa olaylarıdır. Çiftçilerimiz, sofraların vazgeçilmezi zeytin ve zeytinyağını satabilecek pazarı yoktur. Üreticilerimiz ürününü yüzde 25 düşük fiyata fabrikalara vermek zorunda kaldı. Çünkü satabilecek bir alternatifi bulunmuyor. Çiftçinin ortağı, kara gün dostu Tarım Kredi Kooperatifleri alım yapabilir, ancak neden alım yapmıyor? Eğe Bölgesi’nde modern işleme tesisleri bulunduğundan zeytin üreticilerimizi bizim kadar sıkıntı yaşamıyor. Kısacası zeytin ve zeytinyağı pazarı konusunda gerekli adımların atılmasını bekliyoruz” şeklinde konuşma yaptı. Fatma Karabacak
RSS