“Fıstığın fiyatını iki elin parmağını geçmeyen tüccar belirliyorsa, Antepfıstığı sahipsiz demektir. Tüccarlar, çiftçinin maddi sıkıntıları ve borçları olduğunu, fıstığı mecburen satacağını biliyorlar. Sonuç olarak, tüccarlar çiftçinin elindeki fıstığı ucuza alıp, depolayıp, birkaç ay sonra iki-üç katına satıyorlar” şeklinde konuştu.
Milletvekilleri, hiçbir zaman çiftçinin sesi olmadı
Boz fıstığın fiyatının 25 liradan 17 liraya düştüğünü ifade eden Çolak, kırmızı fıstığın kilosunun ise 25-30 lira arasında değiştiğini, karpuz çekirdeğinin bile fıstıktan pahalı olduğunu söyledi. “Bu fiyatlar çiftçinin hiçbir girdi maliyetini karşılamaz. Tarım ve Orman Bakanlığı ya da Cumhurbaşkanı tarafından fındığın fiyatı açıklanırken, Antep fıstığına neden taban fiyat konulmuyor? Bunları yetkililere bildirmesi gereken ise Gaziantep başta olmak üzere Şanlıurfa, Siirt, Kilis ve Adıyaman Milletvekilleridir. Bu milletvekilleri, çiftçinin sorunlarını ve sıkıntılarını dile getirmek için meclisteler. Ama hiçbir zaman çiftinin sesi olmadılar, sorunlarını ve sıkıntılarını dile getirmediler” dedi.
Devletin, Antepfıstığına taban fiyat koyması lazım
Devletin, Antepfıstığına taban fiyat koyması gerektiğini kaydeden Başkan Çolak, “Tarım ve Kredi Kooperatifi, çiftçinin ortağıyız diyor, ortak böyle günde lazım. Tarım ve Kredi Kooperatifi alım yapacağım dese fıstığın fiyatı yükselir, tüccarlar kara kara düşünür. Çiftçi, bir fıstık ağacından ürün alabilmek için 12-13 yıl bekliyor. Girdi maliyetleri aşırı derecede yüksek. Dolayısıyla devletin hasattan önce bir taban fiyatı açıklamalı” ifadelerine yer verdi.
Sebze yetiştiriciliğinin yapıldığı tarım alanları azımsanmayacak kadar çok
Başkan Çolak, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin güneşli bir bölge olduğunu anlatırken, “Sebze yetiştiriciliğinin yapıldığı tarım alanları azımsanmayacak kadar çoktur. Bu ürünlerin tamamı doğal bir ortamda dikilerek, yetiştiriliyor ve organiktir. Ama bu işi yapanlar çiftçiler, acaba bu sene kazanır mıyım diye kara kara düşünüyor. Şahinbey Ziraat Odası olarak, çiftçilerimiz ile koordineli bir şekilde çalışıyoruz, danışmanlarımız sürekli sahadalar” açıklamasını yaptı.
Aradaki fark komisyoncuların ve marketlerin cebine giriyor
“Şu anda salçalık biberin sebze haline girişi 1,10 kuruştur ve bu paradan yüzde 20 kesinti yapılıyor” diyen Çolak, “Sonuç olarak çiftçinin sattığı ürün 90 kuruşa denk geliyor. 90 kuruşun içerisinde tohum, mazot, gübre, enerji, ilaç ve diğer girdi maliyetleri de var. Ne hikmetse çiftçinin 90 kuruşa verdiği salçalık biber marketlerde kilosu 3 liraya kadar yükseliyor. Ne oluyor da fiyat bir anda bu kadar yükseliyor, anlamış değiliz. Aradaki fark komisyoncuların ve marketçilerin cebine giriyor. Terlemeden, yorulmadan, emek vermeden haksız kazanç sağlıyorlar. Bunların önüne geçilmesi lazım. Yoksa tarlayı ekecek bir çiftçi bile bulamayız” diye konuştu. Hüseyin Karataş
RSS