ANASAYFA arrow right Ekonomi

Faizdeki yükseliş, iç borç riskini artırdı

Faizdeki yükseliş, iç borç riskini artırdı
YAYINLAMA: 31 Aralık 2020 / 13.50
GÜNCELLEME: 31 Aralık 2020 / 15.32
Uzmanlara göre bütçe açığının Hazine’nin iç borçlanma ihtiyacında ciddi yükselişe yol açması, yeni yılda faizleri daha yukarı yönde baskılayacak.

Yeni yıla bir gün kala, ekonomiyle ilgili uzmanlarının değerlendirmeleri “doğru politikalara” odaklanıyor. Dolar, enflasyon, iç borçlar öncelikli. Gedik Yatırım’ın “Daha Sağlıklı Bir Yıla Girerken” başlıklı 2021 yılı strateji raporuna göre salgına bağlı harcama artışı ve vergi tahsilatındaki duruş, iç borç ödeme takvimiyle birleşti. 

Buna ek olarak artan maliyetlerle yurtdışından kaynak imkânı da kısıtlanınca, Hazine’nin iç borçlanma ihtiyacı ciddi yükseldi. Son dönemde faizlerdeki yükseliş de 2021 için 2019’un 2.7 katı iç borç geri ödeme takvimi ortaya çıkardı.

TÜFE yüzde 11.5

Hazine, ihtiyacının üzerinde borçlanmayla nakit fazlası yaratsa da 2021’deki çok yüklü iç borç ödemesi, faizleri yukarı yönlü baskılayabilecek ya da olası düşüşü sınırlayabilecek faktör olacak. Bu tür gelişmeler ışığında bütçe açığının GSYH’ye oranının yüzde 5 olması öngörülüyor. 

Yine rapora göre enflasyonun (TÜFE) mart/nisan aylarında yüzde 15’e yaklaşması, TL’deki istikrara bağlı olarak 2021’i yüzde 11-11.5 arasında tamamlaması bekleniyor. 

Gedik Yatırım ekonomisti Serkan Gönençler, döviz kurundaki olası gelişmeler konusunda şunları söyledi: “Kurun, makro görünümün ve enflasyon, büyüme, cari açık vs. gibi göstergelerin şekillenmesi için en belirleyici faktör olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle 2020’nin son döneminde oluşan pozitif algılamayı pekiştirecek adımların atılması, öncelikle kur üzerinde etkili olarak, makro beklentilerde önemli iyileşmeleri beraberinde getirebilir.” 2021’de, doların ortalama 7.90 olmak üzere 7.30-8.30 lira arasında hareketi bekleniyor.

Normale dönüş 2022 sonunda

Alacak sigortası şirketi Euler Hermes’in uluslararası alanda çalışan ekonomistleri, 2021 yılında küresel ekonomiye dair beklentilerini içeren bir dilek listesi yayımladı. 

Bunun ilk sırasında, “2022’nin sonunda normale dönebilmek” yer alırken diğerleri şöyle sıralandı: “Şirket iflasları azalsın”, “Finansal piyasalar sakin kalsın”, “Siyasi riskler azalsın”, “Ticaret akışları iyileşsin”, “Sadece ‘yeterli’ miktarda enflasyon olsun”, “Mali destekler devam etsin”, “Gelişmekte olan ülkeler için destek gelsin”, “Yeşil dönüşüm hızlansın.” İlk dilekle ilgili değerlendirmede hükümetlerin, 2021’in ikinci yarısında kitlesel aşılama kampanyası başlatabilmesi ve sürü bağışıklığına yıl sonundan önce ulaşılması durumunda, işlerin “olağan” haline dönüşü 2021’in son çeyreğine de çekilebilir.

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *