Doğumunun 100’ncü, aramızdan ayrılışının 43. yılında dünyanın ender yetiştirdiği büyük dahi, devlet adamı, inkılapçı, ulusunu diğer ulusların medeni seviyelerinin üstüne çıkarmak için yol gösteren, siyasi ve ekonomik alanlarda bağımsızlığımıza kavuşmamızı sağlayan, eşsiz insan, büyük kahraman Atatürk, Türk ulusu sana minnettardır.
Esaret zincirlerini kıran, yedi düvele boyun eğdiren büyük kumandan. Avrupa ülkelerinin ekonomik boyunduruğunu parçalayan, kapitülasyonları ortadan kaldıran ve yurdumuzu her alanda bağımsızlığına kavuşturan büyük deha vatan sana minnettardır.
Koyduğun ilkelerle, belirlediğin amaç ve ülkülerle yaptığın devrimlerle büyük Türkiye'nin temelini atan, yurdunu ve yurttaşlarını her şeyin üstünde tutan, başlarını dimdik tutmasını öğreten başöğretmen Atatürk ulusun sana minnettardır.
Yaptığın devrimler, tespit ettiğin ilkelerden sapıldığı anlar başımıza neler geldi. Birbirimizi kırar, düşman kamplara ayrılır olduk. Felaketlerin en büyükleri, yıldırım ve şimşekler üzerimize yağmadan büyüklüğünü bilemedik. Başımız derde girip, bir köşeye sıkışmadan seni anlayamadık. Bugünkü varlığımızı, Cumhuriyetimizi, hürriyetlerimizi sana borçlu olduğumuzu senin çocuklarınız, ordun duruma el koyup ışıklı yolunu gösterinceye kadar gaflet uykusundan uyanamadık.
Aramızdan ayrılışının 43. yılında ağlarken görünüşte sana, aramızdan ayrılışına ağlıyorduk. Aslını ararsak biz kendi halimize, kendi Kendimize düştüğümüz durumun korkunçluğuna ağlıyorduk. Yüzümüzü yeniden güldürdüğün, ulusun birlik ve beraberlik içinde yaşamasını yeniden sağladığın, sağlattığın için sana her şeyimizi borçluyuz. Sana şükran, sana minnet, yürek dolusu sevgi aziz ve büyük Atam. Kurduğun Cumhuriyet ilelebet payidar olacak, ilkelerin Türk ulusu var oldukça yaşayacaktır. Güvendiğin ve devrimlerini emanet ettiğin gençlik sana lâyık olmaya çalışacaktır.
RSS