ANASAYFA arrow right Röportaj

Dünya artık KOBİ’lerin değerini daha iyi biliyor

Dünya artık KOBİ’lerin  değerini daha iyi biliyor
YAYINLAMA: 17 Nisan 2020 / 21.25
GÜNCELLEME: 17 Nisan 2020 / 21.25
KOSGEB İl Müdürü Dr. Sadık Gözek, KOSGEB’in esnafa verdiği destekllerle ilgili olarak Sabah muhabirlerinin sorularını yanıtladı:

KOSGEB İl Müdürü Dr. Sadık Gözek, KOBİ’lere, “Özellikle finans anlamında. Kendilerini bankalara bağlamamaları lazım. Kredi kaynaklarıyla ayakta durmalılar” önerisinde bulundu

 

KOSGEB İl Müdürü Dr. Sadık Gözek, Türkiye’deki işletmelerin yüzde 99.85’ini KOBİ’lerin oluşturduğunu, neredeyse hemen tüm işletmelerin KOBİ olduğunu söylerken, ihracatın yüzde 60’ını da KOBİ’lerin gerçekleştirdiğini ifade etti. G-20  zirvesinin sonuçlarından birinin de KOBİ’lerin daha fazla desteklenmesi olduğuna dikkat çeken Gözek, “Dolayısıyla dünya artık KOBİ’lerin bu değerini biliyor ve daha fazla desteklenmesini istiyor” diye konuştu.

 

KOSGEB İl Müdürü Dr. Sadık Gözek, KOSGEB’in esnafa verdiği destekllerle ilgili olarak Sabah muhabirlerinin sorularını yanıtladı:

 

Açılımı Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı olan KOSGEB’in işlevlerini biraz açıklar mısınız?
KOSGEB, aslında 70’li yıllarda Gaziantep’te KOSGEB adında kurulmuş bir Birleşmiş Milletler projesinden geliyor. Bu bulunduğumuz sanayi sitesine de adını veren KOSGEB’in ilk ismidir. Ama o dönemde KÜSGET olarak sanayiye, laboratuvar üzerine danışmanlık üzerine eğitim hizmetleri vermiştir. Gaziantep sanayisinin gelişmesinde ciddi anlamda KOSGEB Gaziantep’te farklı değer kazanmıştır. 1990 yılında Ahmet Özalp tarafından KOSGEB Türkiye genelinde kurum olarak  kurulmuştur. Türkiye’de bir çok ilde yapılanmalar oluşmuş ve en şu zamana kadar 81 ilde KOSGEB’in yapılanması mevcut. KOSGEB, 1-250 arası işçi çalıştıran mali bilanço toplamı 40 milyon TL’yi geçmeyen KOBİ dediğimiz işletmelere devlet desteği verir. Tabi biz her türlü sektörü destekliyor muyuz? Evet. Hemen hemen bir çoğunu destekliyoruz. Ancak  2009 yılına kadar eskiden biz imalat sanayiyi desteklerken 2009 yılında bir çok sektörü destekledik. Sağlık, tarım, hayvancılık, bankacılık, finans gibi bazı temel sektörler dışında hepsine destek verebiliyoruz. KOSGEB yaklaşık 5 farklı ana destek programı ile işletmelere destekler vermektedir.

Bunlardan bir tanesi Genel Destek Programı. Bu program kapsamında girişimcilerin, işletme sahiplerinin herhangi bir proje hazırlığı yapmadan doğrudan Başvur-Al dediğimiz bir destek programı. Yani hiçbir şekilde proje falan hazırlamadan gelip bize başvurup destekten faydalanabilirler. Biz bunun içerisinde nitelikli eleman desteği, işletmecilerin 4 yıllık çalışacağı personelin yüzde 60’ının maaşını ödüyoruz. Yine tanıtım desteği, web veya mobil taban uygulamalarına destek verebiliyoruz. Elektronik ve ticaret sitelerine yapacakları üyeliklerine destek verebiliyoruz. İşletmelerin belgelendirme desteği kapsamında alacakları İSO-9001 belgeleri veya çevre ile ilgili alacakları belgelendirmelere destek verebiliyoruz. Yine danışmalık ve eğitim giderlerine destek verebiliyoruz. Yurt içinde fuarlarda açacağı stantlara destek verebiliyoruz. İşletmelerimizi heyet olarak  yurt dışına götürüyoruz. Onların gidiş-dönüşü, konutlaşmalarına destek verebiliyoruz. Bu gibi desteklerimizden başvurup birkaç saat içerisinde yararlanabiliyorlar.

Bir diğer destek programımız KOBİ Destek Programı. Bu projenin de 30 Kasım’da çağrısı bitecek. Sistemli açmış olduğumuz bir destek programı. Bu kapsam da işletmelere 150 bin TL hibe destek veriyoruz. Bu 150 bin TL hibe desteğini alabilmesi için işletmelerin şu anda kurumsallaşma veya markalaşma konusunda proje hazırlamaları gerekiyor. İçerisinde ne alabilirler? İşletmelerimiz yazılımlarını alabilirler. Reklam, tanıtım gibi çalışmalarını yaptırabilirler. Başvurmak isteyen işletmelerimiz varsa 30 Kasım’a kadar başvurmuş olmalıdırlar. Ancak diğer desteklerimize sürekli başvurabilirler.

Bir diğer programımız ise ARGE İnovasyon ve Endüstriyel Uygulama Destek Programı. Biz bu uygulama kapsamında işletmecilerin yapılacakları yeni ürün, buluş, inovasyonlara destek olabiliriz. Bunların ARGE çalışmalarını destekliyoruz. Toplamda 1 milyon 500 liralık bir desteğimiz var bu programda. Yapılan proje başarısız da olabilir. Bu proje başarısız sonuç verirse kendisine verdiğimiz ücreti geri almıyoruz.

Bir diğeri İş Birliği Güç Birliği Programı. Burada da işletmelerimizin biraraya gelerek ortaklık kuracakları, ortak imalat, ortak pazarlama vb. çalışmalarına destek verebiliyoruz. Bu kapsamda 5 işletmenin bir araya gelmesiyle kuracakları yeni oluşumlara destek veriyoruz. Bunda 300 bin TL geri dönüşümsüz. 700 bin TL faizsiz toplam da 1 milyon dolar desteğimiz var. Eğer ki işletmeler bakanlığımız tarafından gelen öncelikli dediğimiz sektörlerde iş yeri kuracak olurlarsa biz bu şartı 3’e indiriyoruz. Miktarımızda 1 milyon 500 bin TL ye çıkıyor. 500 bin TL hibe, 1 milyon lira faizsiz geri ödeme.

Bir diğer programımız şu anda Gaziantep’te  en fazla kullanmış olduğumuz programlardan bir tanesi. Girişimci adaylarının kendi işlerini kurmaları yönünde biz destek veriyoruz. İş yeri kuracak olan vatandaşlarımızın KOSGEB’e gelmesini bekliyoruz. Bu programlardan haberi olmayan işletmecilerimiz var. Önce adaylarımıza uygulamalı eğitim veriyoruz. Bugüne kadar yaklaşık 6 binden fazla girişimci adayı katılmış durumda. Bizden destek alıp işini kuranların sayısı da 500 civarında.

Avrupa Birliği konusunda bir proje hazırlığındayız. Milyon Euro’luk projeler için çalışma yapıyoruz. Gaziantep’te de bir projemiz var bu konuyla ilgili.  Bu bulunduğumuz araziye bir Endüstriyel  Tasarım Merkezi kuracağız.  Ayakkabıcılık, kuyumculuk veya yöresel  sektörleri içeren bir endüstriyel merkez kuracağız. Toplam 7 milyon Euro bütçesi olan bir proje. İşletmecilerimiz buraya gelip tasarım eğitimini ücretsiz ve profesyonel olarak alabilecekler ve kendi personellerini yetiştirebilecekler. Şubat-Mart gibi bu projenin temelini atacağız, 2017 yılı içerisinde de faaliyete geçeceğine inanıyorum.

Bir  diğer projemiz ise Avrupa Birliği’nin Kozmo Programı adı altında Avrupa  İşletmeler Ağı dediğimiz bir projesi. Biz bu kapsam da işletmelerimize eğitimler ve etkinlikler düzenliyoruz ücretsiz olarak. Bir işletmecimiz bir ürünü alıp satmak istiyorsa onun tanıtımını yapıyoruz. Yurt dışına gerekirse götürüp  iş görüşmesi yaptırıyoruz.

Yeni işyeri kuracaklara 30 bin hibe 70 bin faizsiz destek veriyorsunuz. Bu hibe ve krediden kimler, hangi esnaf  grupları yararlanabilir? Bunların şartları nelerdir?
Orada sadece uygulamalı girişimcilik eğitimine katılanlar ve sertifikayı alanlar katılabilir. Ancak sektör olarak dediğim gibi hemen hemen her sektörü destekliyoruz. Desteklemediğimiz sektörlerde var. Bunlar, tarım, hayvancılık, eğitim, sağlık, bankacılık, finans gibi.


Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığına bağlı bir kurum olarak esnafın teknolojik yenilenme çabalarını nasıl destekliyorsunuz? Veya bu yenilenme çabalarından sizin rolünüz ne?
Biz ARGE- ARGE İnovasyon ve Endüstriyel Uygulama Destek Programı ile destekler verebiliyoruz. Eğer yapacakları teknolojik değişiklikler varsa. Ama onun dışında makinalarını yenilemek isterlerse İş Birliği- Güç Birliği desteği ile bu işletmelerin bir araya gelmesini teşvik ediyoruz ve yatırımlara destek veriyoruz.

Sizden yararlanan esnaf gurubunun rekabet edebilme şansı açısından geldiği noktayı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bizden faydalanan işletmelerin rekabet avantajı daha yüksek. Mesela siz bir yerden destek alıyorsunuz. Destek almayan işletmelere göre geleceğiniz nokta daha iyi olur. Örnek vermek gerekirse bir kasap dükkanı açacaksınız. Mesela 50’şer bin lira paranız var cebinizde. Siz 50 bin lirasını aldınız kıyma makinasına verdiniz, buzdolabına vs. gibi giderlere verdiniz. Ancak  öbür tarafta 50 bin lirası olan kişi, bunun 50 bin lirasını KOSGEB’den aldı. Kendisi o 50 bin liranın 20 bin lirasını sadece ona harcadı. Cebinde 30 bin lirası kaldı.  30 bin lira ile gidip hayvan alır. Onun rekabet şansı sizinkinden daha fazladır.

Küçük ve orta işletmelerin size göre mevcut ekonomi düzeyindeki konumu ve yeri nasıl, yeterli mi daha iyiye gidebilir mi?

KOBİ’lerin Türkiye’deki yerine bakılırsa Türkiye’deki işletmelerin yüzde 99.85’ini KOBİ’ler oluşturuyor. Yani büyük işletmeler dediğimiz yerler yüzde 0.15’lik kısmını oluşturuyor. Dolayısıyla Türkiye’de hemen hemen tüm işletmeler neredeyse KOBİ. Türkiye’nin yüzde 60’lık ihracatını KOBİ’ler yapıyor.  G-20 Zirvesi’nin sonuçlarından bir tanesi de KOBİ’lerin daha fazla desteklenmesi. Dolayısıyla dünya artık KOBİ’erin bu değerini biliyor ve daha fazla desteklenmesini istiyor.

Kobilerin gelişmesi için neler yapılmalı?
KOSGEB desteklerinden faydalanılmalı. Turizm ortamından çok çabuk etkileniyorlar. Yapılarını bu yüzden daha esnek tutmaları lazım.  Özellikle finans anlamında. Kendilerini bankalara bağlamamaları lazım. Kredi kaynaklarıyla ayakta durmalılar.


 

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *