Tüzmen, Afrika’ya yönelik atılım stratejisi çerçevesinde, yılın ilk yarısında, hedef pazar olarak belirlenen ülkelerle ekonomik iş birliği anlaşmalarını tamamlayarak, ilk karma ekonomik komisyon toplantılarını gerçekleştirdiklerini belirtti. Tüzmen, bundan sonraki aşamada ise bu ülkelerde Türk ihraç ürünleri fuarı açacağını, buna paralel olarak bu ülkelere yönelik ticari geziler düzenleyeceğini söyledi.
Bir çok kişinin haritada yerini bulmakta zorlandığı bu ülkelerin ticarette büyük potansiyeli bulunduğuna işaret eden Tüzmen, şöyle konuştu:
“Önümüzdeki dönem, Türk ihracatçısı, müteahhidi Afrika pazarlarında safariye çıkıyor. Ben de onlarla birlikte olacağım. Türkiye, dünyada ticaretin daha da serbestleşeceği 2005 sonrasına hazırlanırken, kendi mallarını bu ülkelerde tanıtmak zorunda. Diğer ülkelerin el atamadığı bu ülkelerle çok iyi ticari bağlantılar gerçekleştirmek istiyoruz. Bu ülkelerde ticaret hacmi çok yüksek olmayabilir, ama bir atılım yapılınca, arkası çok çabuk geliyor. Kısa sürede ihracatı 2’ye, 3’e katlamak mümkün.”
Afrika’ya açılım programı kapsamında, bu yılın ilk yarısında, Sudan, Etiyopya, Cibuti ve Kamerun ile toplantılar gerçekleştirileceğini hatırlatan, 1.5 ay içinde de Senegal ile toplantı yapılacağını açıklayan bakan Tüzmen, sözlerine şöyle devam etti:
“Afrika’da çok iyi çalıştık. Mısır, Sudan, Fas, Cezayir, Tunus, Kenya, Uganda, Etiyopya’da çok ciddi çalışmalarımız oldu ve sonuçlarını görüyoruz. Bunların arkası gelecek. Libya ziyaretinden sonra, hedef olarak belirlediğimiz Afrika ülkelerine gideceğim. Yılın bundan sonraki bölümünde Afrika ülkelerine yönelik yoğun bir program olacak. Bu ülkeleri ihmal etmememiz lazım.”
Afrika’ya ticaret kapısını açmak ve girişi kolaylaştırmak için, Lübnan, Mısır gibi bazı ülkelerle serbest ticaret anlaşması imzalama yönünde görüşmelerin sürdüğünü hatırlatan Tüzmen, Lübnan ile anlaşmanın yakın zamanda sonuçlanmasını beklediklerini söyledi. Afrika ülkelerinde alım gücünün yüksek olmadığını, ancak sanayi gelişmediği için önemli bir talep bulunduğunu anlatan bakan Tüzmen, şunları kaydetti:
“Alım gücü yüksek değil. Türk ihracatçısı, Almanya, İngiltere başta olmak üzere Avrupa gibi alım gücü yüksek pazarlarda zaten olgunluk sürecine girdi. ABD’ye ihracatta kuyum ihracatı ikinci kalem haline geldi. İhracatçımızın 2005 sonrasında kendini hazırlayabilmesi için alternatif pazarlar bulması gerekir. Bu ülkelerde yapılan çalışmaların karşılığını kısa zamanda almak mümkün. İhracatçımızın, bu ülkelerde kalıcı pazar payına sahip olmasını sağlayacağız. Ürün kalitesiyle kısa sürede bunu sağlayacağımıza inanıyorum.”
Tüzmen, Afrika pazarının, üretim ölçeği ve malların teknolojik niteliği açısından KOBİ’ler için çok iyi bir ihracat potansiyeli oluşturduğunu da vurguladı. Bu ülkelerin doğal kaynaklar açısından da zengin olduğunu işaret eden bakan Tüzmen, ticaretin gelişmesi ile sanayicinin de ilk elden ucuz hammadde sağlama imkanı bulabileceğini, bunun da rekabet gücünü arttıracağını söyledi.
RSS