2021 yılı için öngördüğü bütçe hedeflerini tutturamayacağını daha ilk ayda anlayan iktidar, yeni vergi ve zamlarla halkımızın cebine el uzatmaya devam ediyor. Hükümet bütçedeki açıkları kapatmanın en kolay yolunu enflasyon yaratarak halkın cebindeki paraya el uzatmak olarak görüyor.
Daha dün, 1999 depreminin ardından ihtiyaç duyulan kaynağı sağlamak üzere getirilen ve halk arasında ‘Deprem Vergileri’ olarak bilinen vergilerden biri olan Özel İletişim Vergisi oranı %7,5’tan %10’a yükseltildi. Böylece mobil iletişimdeki vergi yükü %33,3 oranında artırıldı. Bugün de elektrikli otomobil üzerindeki Özel Tüketim Vergisi’nde dört kata yakın artış yaşandı.
Milyonlarca genci uzaktan eğitime eriştiremeyen iktidar, internet için vatandaşın ödediği vergiyi artırma yoluna gidiyor. Pandemi döneminde sıklıkla kullandığımız iletişim hizmetlerinin maliyetini doğrudan etkileyen bu artış aynı zamanda kişilerin haberleşme özgürlüğüne de dolaylı bir müdahale anlamına geliyor.
İçinde bulunduğumuz olağanüstü koşullarda vergilerin toplumdaki dezavantajlı kesimler için harcanması gerekirken, maalesef bunun tam tersi oluyor ve vergiler dezavantajlı kesimlerden toplanıyor.
Merkez Bankası rezervlerini bir yılda tüketen, ekonomideki kaynakları etkili ve verimli olarak kullanamayan, muhtaçlara destek olmak yerine dar bir gruba düzenli olarak kaynak aktarmaya devam eden iktidar elini halkın cebinden derhal çekmelidir.
RSS