ANASAYFA arrow right Yaşam

Daha zor günler göreceğiz beklentisi hakim

Daha zor günler göreceğiz beklentisi hakim
YAYINLAMA: 12 Ekim 2020 / 20.49
GÜNCELLEME: 12 Ekim 2020 / 20.49
Koronavirüs anketinde korkutan tablo

Koronavirüs Salgını ve Toplum Araştırması ile Ipsos; Türkiye’de koronavirüs vakasının ilk kez tespit edilmesini takiben yurttaşların bu konuya ilişkin farkındalık düzeylerini, endişelerini, değişen davranışlarını ortaya koyan araştırmayı yayımladı. Araştırmaya göre, toplumda daha zor günler göreceğiz beklentisinin hakim 

Ipsos Araştırma şirketi tarafından 12-18 Haziran tarihlerinde gerçekleştirilmiş olan 11. dönem saha çalışmasında; salgının etkilerinin toplumsal sınıf arasında bir fark gözetip gözetmediği konusu ele alınmıştı.  Aynı soru bu dönem yapılan araştırmalarda tekrar sorulduğunda vatandaşların bu konudaki görüşünde bir değişiklik olmadığı görüldü.

Toplumun yarısı salgının sınıfsal fark gözetmediğini herkesi aynı seviyeye getirdiğini düşünüyor. Bu görüşün gerekçelerinden birisi siyasetçi, iş insanı, sanatçı gibi “ünlü ve varlıklı” kesimlerin de koronavirüse yakalandıklarını veyahut yakalanabileceklerini medyada görmemizle ilişkili olabilir. “Zenginler” de karantinada kalıyor, maske takıyor bilgisi demek ki hepimiz bu konuda eşitiz düşüncesine yol açıyor. Öte yandan bu fikre karşı çıkan, salgının aslında sınıfsal farklılıkları derinleştirdiğini söyleyenler (%43) üst sınıfın salgın sürecinde karantina kaldıkları süredeki yaşam koşullarına, işe gitmek zorunda olmamalarına, tedaviyi aynı şartlar altında almadıklarına dikkat çekiyor.

Ipsos; Vatandaşlara Temmuz ayı başında salgında zor günlerin geride mi kaldı yoksa daha zor günler bizi mi bekliyor sorusunu yöneltmişti. O dönem vatandaşların %54’ü daha zor günlerin beklendiğini, %31’i ise geride kaldığına hususunda düşüncelerini ifade etmişti. Toplumdaki bu olumsuz hava zaman geçmesine rağmen değişmemiş, hatta geçen zamana içerisinde iyimser beklenti de zayıflamış. Ekim başında yapılmış olan Ipsos’un haftalık araştırmasında, iyimser beklentiye sahip olanların oranı %22’ye düşerken, kötümser beklentiye sahip olanların ise yine çoğunluğu oluşturduğu (%59) tespit edildi.  

Araştırmada salgın döneminde bireylerin farklı konularla ilişkili olarak endişe düzeyleri de takip edildi. Özellikle toplumda ekonomiye dair endişe seviyesi yüksek, alt ve orta sınıfta bu endişeler üst sosyoekonomik (SES) sınıfa kıyasla daha yüksek olsa da toplumun geneli bu konuda endişeli. Örneğin; çalışanlar arasında işsiz kalmaktan endişe duyanların oranı alt sosyoekonomik sınıfta (DE SES) %94, üst sosyoekonomik sınıfta (AB SES) %70. Ay sonunda faturaları ödeyebilme konusunda endişe yaşadığını belirtenlere baktığımızda bu oran %84… Aynı oran DE SES grubunda %90lara çıkıyor, ancak AB olarak tanımladığımız üst SES grubunda da %73 gibi oldukça yüksek bir seviyede… 

Ipsos’un Türkiye CEO’su Sidar Gedik konuyla ilgili değerlendirmelerinde şöyle; “Daha önceki haftalarda da konu olmuştu; salgın ile mücadele ederken hayati tehlike ile işsizlik tehlikesi arasında sıkışmış hissediyoruz.  İşsiz kalmaktan, hayat pahalılığından, faturalarımızı ödeyemez hale düşmekte  endişeliyiz. Salgının gidişatına dair de daha umutsuz bir durumdayız, önümüzdeki dönemin daha zor geçeceğini düşünenlerin oranı artıyor. Her on kişiden dördü, salgın nedeni ile toplumsal sınıflar arasındaki eşitsizliğin arttığını düşünüyor. Toplumun yarısına göre ise salgın zengin yoksul arasında bir fark olmadığını gösterdi. Böyle düşünenler sanırım naif bir şekilde durumun bu olmasını umut ediyorlar, çünkü gerçekte biliyoruz ki yapılan araştırmalara göre Dolar milyarderlerinin serveti salgın döneminde %28 büyümüş durumda. İngiltere’de yapılan bir araştırma gösterdi ki, salgın zenginlerin tasarruflarını, yoksulların ise borçlarını büyütüyor” dedi.

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *