ANASAYFA arrow right Güncel

Çocuklara sağlıklı bir gelecek sunmak devletlerin temel görevi

YAYINLAMA: 30 Eylül 2022 / 21.25
GÜNCELLEME: 30 Eylül 2022 / 22.07
Gaziantep Barosu Çocuk Hakları Merkezi, son günlerde Gaziantep’te çocuk ölümleri ve tacizlerin artmasına dikkat çekti

 ‘Çocuklarla ilgili sorunların çözümü onlara sağlıklı bir gelecek sunulması devletlerin en temel hedef olmalı’ diyen Av. Özlem Kartal, devletin çocukları korumaya yönelik bir takım tedbirleri alması gerektiğini vurguladı.

İhtisas Mahkemeleri oluşturulmalı

Devlet çocukları kendi veli, vasilerinden ve hatta kendi kurumlarından dahi korumaya yönelik birtakım tedbirler alması gerektiğini sözlerine ekleyen Av. Kartal, “Yaşanan olaylara bakılınca çocukların çoğunlukla bakım ve gözetimi altında bulunduğu kurumlar, anne, baba, dede, amca, dayı gibi kişiler tarafından istismar ve sömürüye maruz kaldığı ve hatta katledildikleri görülüyor. İstismar mağduru olan çocukların beyanı yeterli bulunmalı. Bunun için adalet sistemindeki birimler bu konuda ihtisaslaşmalı. Özelikle İhtisas Mahkemeleri oluşturulmalı” şeklinde konuştu. 

Koruyucu ve önleyici tedbirlere yoğunlaşılmalı

Kartal, “Çocuklara yönelik şiddet, çocuk sağlığı, eğitimi durumlarına ilişkin düzenli veriler toplanmalı, koruyucu ve önleyici tedbirlere yoğunlaşılmalı, çocuğu koruma görevini üstlenen kurumlar yasa çerçevesinde görevini layıkıyla yerine getirmeli ve bu kurumlar sürekli denetlenmeli, ebeveynler için eğitimler sağlanmalı, çocukların doğrudan destek alabilecekleri ve kendilerini ifade edebilecekleri kurumlar oluşturulmalı” ifadelerini kullandı. 

Son 9 yılda 556 çocuk işçi hayatını kaybetti

Son 9 yılda 556 çocuk işçinin hayatını kaybettiğini açıklayan Kartal, “Devletin gerek Anayasa gerekse de çocukları korumaya yönelik imzalamış olduğu uluslararası sözleşmelerin gereklerini yerine getirme noktasında atmış olduğu adımların eksik ve yetersiz kaldığı görülüyor. Devletin çocukların doğuştan sahip olduğu; eğitim, sağlık, yaşama, barınma; fiziksel, psikolojik veya cinsel sömürüye karşı korunmasını sağlamak en temel görevlerinden biri. Bu hususta devlet, çıkarılmış olan kanun maddelerinin doğru bir şekilde hayata geçirilmesini ve uluslararası anlaşma hükümlerinin gereklerinin yerine getirilmesini sağlamalı” dedi.

Kartal, “TÜİK’in raporuna göre 2019 yılında hayatını kaybeden çocuk sayısı 2 bin 440 olarak kayıtlara geçerken, EGM tarafından bu ölümlerden bin 462’sini ‘Şüpheli’ olduğunu belirtmiş. YİNE 20 Nisan 2021’de TÜİK’in yayınladığı Çocuk Raporu’na göre, son 10 yılda toplam 334 bin 738 kız çocuğu evlendirildi. Adalet Bakanlığı’nın yayımladığı adli istatistiklere göre ise Türkiye’de 2019’da ‘Cinsel dokunulmazlığa karşı suç’ kapsamında 48 bin 44 dava açılmış. Bunların 22 bin 15’ini çocuklara yönelik cinsel istismar suçları oluşturuyor. Yine Adalet Bakanlığı’nın istatistiklerine göre, 2012’de çocuğun cinsel istismarı suçlarından dolayı açılmış olan dava sayısı 17 bin 589 iken, 2019’da bu sayı 22 bin 15’e çıktığı belirtiliyor. Yine TÜİK’in raporuna göre 2021’de 17 yaş altındaki çocuk işçi sayısı bir önceki yıla göre artarak 521 bine yükselmiş. Çalışan çocukların ise sadece yüzde 65,7'si aynı zamanda eğitimine devam edebilmiş” açıklamasında bulundu.

Av. Özlem Kartal, konuşmasını şöyle bitirdi: “Çocuğun rızası var diyerek dosyalar kapatılmamalı, TCK’daki cinsel istismar tanımı dar kalmakta olup tarafı olduğumuz ‘Çocukların Cinsel Sömürü ve İstismara Karşı Korunması için Avrupa Konseyi Sözleşmesi olan Lanzarote Sözleşmesindeki ‘İstismar tanımı iç hukukumuzda yerleştirilmeli böylelikle çocuk yaşta evliliklerin çocuğun rızası var diyerek meşrulaştırılmasının önüne geçilmeli. Unutulmamalıdır olanı değiştirmek çok zordur fakat olacağı şekillendirmek bizim elimizde. Çocuklarla ilgili yaşanan hak ihlalleri ülkelerin en büyük ve en önemli sorunlarıdır, bunların çözümü sağlıklı bir geleceğin inşası demek.” Fatma Karabacak

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *