ANASAYFA arrow right Yaşam

Bu defa para ve nüfuz ile “Adalet” sağlanamayacak!

Bu defa para ve nüfuz ile “Adalet” sağlanamayacak!
YAYINLAMA: 18 Ağustos 2020 / 21.13
GÜNCELLEME: 18 Ağustos 2020 / 21.59
Duygu Delen soruşturmasının son durumu, dosyadaki gizlilik kararı üzerine çekinceler, başta olmak üzere mağdur yakınları, ailenin avukatı, Gaziantep Barosu Kadın Hakları Komisyonu ve Gaziantep Barosu Çocuk Hakları Merkezi Komisyonu Temsilcilerinin katılımı ile basın toplantısı düzenlendi

Basın toplantısında duygu dolu anlar yaşandı, Duygu Delen’in babası Bülent Delen, gözyaşlarına hakim olamadı. Dosyadaki gizlilik kararının kaldırılması talep edilirken, Bülent Delen, “Konuşacak halim yok. Sadece yapılan tüm işler için teşekkür ediyor ve adalet istiyorum. Olayın takipçisi olmanızı istiyorum. Biz 5 kişilik aileyiz, ailemizi yıktılar” dedi.  Duygu Delen’in kardeşi Harun Delen, “Sürecin peşini bırakmayacağız ve sürecin peşinde olanlara inancımız tam. Tek istediğimiz adalet, başka Duygular ölmesin” diye konuştu.

Konuşmaya korkan, sesini çıkarmayan herkesin Duygu’nun ölümünde payı var

Duygu Delen’in arkadaşı Helin Göçer, “Biz daha acımızı yaşayamadan, daha yasımızı tutamadan, Anayasal olarak güvence altına alınmış olması gereken haklarımızı savunmak zorunda bırakıldık. Adalet parayla nüfuzla sağlanmasın diye burada toplandık. Daha 17 yaşında bizden koparılan sadece Duygu değildi, Duygu’nun hayallerini, gülüşlerini, kahkahalarını bizden aldılar. Duygu’yu bizden alan tek kişi değildir. Araştırma dosyalarını gizleyen, makamı ve mevkii sarsılmasın diye konuşmaya korkan, sesini çıkarmayan herkesin Duygu’nun ölümünde payı var” şeklinde konuştu.

Teselli değil, adalet istiyoruz

Göçer, “Zamanında adaleti hukukun üstünlüğü ile değil, insanların hatırlarıyla sağladılar. Bu yüzden de 210 promil alkol ile Mehmet Kaplan, başka bir kadının ölümün sebep olduğunda serbest bırakıldı. Mehmet Kaplan gereken cezayı alsaydı, Duygu aramızda olacaktı ve bunları konuşuyor olmayacaktık. Adalet hukukun üstünlüğü ile sağlanır, insanların hatırları ile değil, bu ülkede bunu halen gösteremedik. Eğer şimdi susarsak, yarın birçok Duyguyu daha kaybedeceğiz. O yüzden susmamalıyız, daha güçlü olmamız gerekiyor. Çünkü onların parası, nüfuzu varsa bizimde sesimiz ve dayanışmamız var. Bu hem paradan hem de nüfuzdan çok daha değerli. Bu sefer adalet para ve nüfuz ile sağlanamayacak. Teselli değil, adalet istiyoruz, sağlanana kadar susmayacağız” dedi.

Valiliğin yasak kararını doğru bulmuyoruz

Gaziantep Baro Başkanı Av. Bektaş Şarklı, “Savcılık İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan olayın nasıl gerçekleştiğine dair rapor alacak, hem de Prof. Dr. Hakan Hocamızın uzman ve bu konuda hazırladığı raporlar var. Ayrıca ailenin talebi sonucunda da bir uzman bilirkişi görüşü alınacak. Kadına yönelik şiddet devam ederken, valiliğin yasaklama kararını doğru bulmuyorum. 100-200 kadının bu olaya tepkilerini ifade etmesinden doğal ne olabilir?” ifadelerini kullandı.

3 bin avukat ile dosyanın sonuna kadar takipçisi olacağız

Dosyada gizlilik kararının olmasının ailede endişeye yol açtığını anlatan Başkan Şarklı, “Aynı şahsın daha önce ki trafik kazası dosyasında da mağdurun avukat, yaptığımız görüşmede 13 ay boyunca dava açılması için hakim ve savcıların yanına gittiğini söyledi. Maalesef bu davada da adli tıp raporu, kamera kayıtları eksik gönderilmiş, mağdur kadın asli kusurlu olarak, cinayet zanlısı olarak tutuklu olan şahıs tali kusurlu olarak görülmüş. İstiyoruz ki 86 milyon yurttaşın eşit şekilde yararlandığı bir adalet anlayışı gerçekleşsin. Babasının zenginliğinden dolayı bu dosyaların kapatılması konusunda ailelerin ve kamuoyunun çekinceleri ortadan kalksın. Ailenin avukatı ve Gaziantep Barosu dışındaki paylaşımlara çok itibar etmeyin. Gaziantep Barosu olarak, 3 bin avukat ile dosyanın sonuna kadar takipçisi olacağız. Dosyanın karanlık bir noktası kalsın istemiyoruz, bunun mücadelesini hep birlikte vereceğiz” şeklinde açıklama yaptı.

Spekülatif bilgilere itibar edilmemeli

Gaziantep Barosu Genel Sekreteri ve Delen Ailesinin Av. Ömer Faruk Akan, “Bu sürecin ciddiyetle takipçisi olduğumuzu belirtmek isterim. Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ve Gaziantep Emniyet Müdürlüğü’nün sürece hassas hassas yaklaşması için elimizden geleni yapıyoruz. Dosyada kısıtlama kararı var ise de bu kısıtlama kararının bizim dosyaya ilişkin öngörülerimizi veya dosyaya için taleplerimizi engellemediğini belirtmek istiyoruz. Av. Göksel Öztürkmen, bağımsız bir Adli Tıp Kurumu Uzmanının dosyayı incelemesi için talep de bulundu, büyük ihtimalle olumlu bir karar çıkacak. En ufak bir şüpheye yer olmayacak, desteğin devamını talep ediyorum. Spekülatif bilgilere itibar edilmemeli” diye ifadeler kullandı.  

Duygu Delen’in ailesinin yanındayız

Gaziantep Barosu Kadın Hakları Komisyonu Üyesi Av. Serpil Yılmaz, “Tüm kurumların yaşam haklarını korunması için gereken tüm tedbirlerin alınmasını ve bunlarla ilgili politikaların bir an evvel uygulamaya geçirilmesini talep etmekteyiz. Mevcut yasal düzenlemeler ancak etkin olarak uygulandığı takdirde kadınları korumaktadır. Son günlerde özellikle İstanbul Sözleşmesi ile ilgili ortaya çıkan tartışmaların yerinde olmadığı da ortaya çıkmıştır. Çünkü İstanbul Sözleşmesi, şiddet mağduru, şiddete maruz kalan ve kadın cinayetlerine kurban giden kişilerin korunmasını, suçluların etkin, adil ve tarafsız olarak soruşturmasının yapılmasını ve devletin eşgüdümlü bütüncül ve tüm kurumları kapsayan etkin politikaların hayata geçirilmesini hedefleyen bir sözleşmedir. Kadın cinayetlerinde ve kadına yönelik şiddetle etkin bir mücadele sağlanması isteniyorsa hem toplumsal olarak bir farkındalığın yaratılması hem de tüm kurumların bu konuda hassas davranarak, tarafsız ve adil, keyfi kararlar vermeden soruşturmanın etkin olarak yapılmasını istiyoruz. Dolayısıyla dosyanın gizlilik kararı hukuka aykırıdır. Çünkü maddi gerçeğin ortaya çıkarılması ve sağlıklı bir soruşturma yapılması bir kısıtlama kararının gerekçesi olamaz. Duygu Delen’in ailesinin yanındayız” değerlendirmesinde bulundu.

Gaziantep Barosu Çocuk Hakları Merkezi Komisyonu Üyesi Burcu Aytar, ise şu şekilde konuştu: “Her ne kadar olay bir kadın cinayeti olarak yansısa da hem kendi mevzuatımız hem de uluslararası sözleşmelere göre 2003 doğumlu Duygu Delen bir çocuk. Olayın bu boyutuyla da değerlendirilmesini istiyoruz. Bugüne kadar sözleşmelerdeki maddelerin uygulanması için çabaladık, ama su süreçte halen tam olarak koruyamadığımızı hissediyoruz ve üzüntümüz çok büyük. Aynı şekilde olayın şüphelisi çocuğun cinsel istismarı ve kasten öldürme suçlarından yargılanacak.” Hüseyin Karataş

 34
20 yaşındaki Mehmet Kaplan, 2 kadını genç yaşta yaşamından etti. Mehmet Kaplan’ın alkollü araçla çarparak öldürdüğü Zeynep Berna Atay.

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *