Eğitim İş Sendikası Gaziantep Şube Başkanı Mustafa ay, Ayten Kemal Akınal Anadolu Lisesi Okul Müdürü Cengiz Kılınç’ta koronavirüs çıkması nedeniyle yaptığı açıklamada, “2.5 Milyon gencimizi saatlerce Covid 19 tehdidi altında, yeterli tedbiri almadan 3 saat 20 dakika boyunca bir salona hapsederek ya geleceğinizden ya sağlığınızdan vazgeçin dediler” diye konuştu.
Ay, “Sağlıklarını da tehdit ederek mutsuz bir gençlik yaratmaya devam ettiler. Birçok gencimize travmalar yaşatıldı. Basit bir ateş ölçümü ile bile ciddi tedbirler alacakken birçok kural hiçe sayıldı. Bir çok gencimizin hastalığa yakalanması ya da taşımasına fırsat verildi. Gençleri sınav yapanlar kendileri bu sınavda tepe taklak çakıldılar” diye konuştu.
Başkan Ay, “Hafta sonu yapılan YKS de ilimizde üzücü bir durum gerçekleşmiştir. İlimizde bulunan Ayten Kemal Akınal Anadolu Lisesi okul müdürü TYT sınavında görev almış, kendisini kötü hissetmesi üzerine AYT görevini iptal ettirmiş, daha sonrasında ise COVİD 19 testi pozitif çıkarak hastanede tedavi altına alınmıştır. Okul Müdürü Cengiz Kılınç, muhtemelen yine bu virüsü sınav hazırlıkları esnasında kapmış ve bu süreçte birçok meslektaşımızla temasta bulunmuştur. Temasta bulunduğu kişilerle ilgili her hangi bir tedbir alınmış mıdır? Okul Müdürü Cengiz Kılınç’ın çalışma ortamında kendini koruyabilmesi için gerekli, koruyucu tedbirleri alacak malzeme verilmiş midir? İdareci ve öğretmeni, sağlıklı bir şekilde evinde oturan vatandaşa maske taşıması için görevlendirenler bu vakaları duyunca vicdani ve insani sorumluluk hissetmiş midir?” diye sordu.
Gençlerimiz Allah’a emanet sınava girdi
“Zaten fırsat eşitliği olmayan eğitim sistemimizde, YKS de öğrencileri sınav ortamlarının bile eşitsiz olduğunu yakından izledik” diyen Ay, “9 kişilik salonlarda sınava giren öğrenciler sınav esnasında nispeten sosyal mesafeyi koruma fırsatını bulurken 18 ve 20 kişilik sınav salonlarında öğrenciler maalesef dip dibe oturmuş, sosyal mesafe kuralı ortadan kalkmıştır. Sosyal mesafenin ortadan kalkması hem öğrenciyi hem sınavda görev alan gözetmenleri tehdit ve tedirgin etti. Giriş kapılarına genellikle maske ve dezenfektan konulmuş, fakat hiçbir şekilde ateş ölçümü yapılmamıştır. Geleceğimiz olan gençlerimiz geleceklerini belirlemek için Allaha emanet olarak sınava girdiler” dedi.
Stres yapan birçok öğrenci sınavı yarım bırakmak zorunda kaldı
Cumartesi yapılan 165 dakikalık TYT sınavından sonra Pazar günü 180 dakikalık AYT sınavına alınan gençlerin 200 dakika gibi bir süre salondan çıkışlarının yasakladığını kaydeden Ay, “Rahatsız olan, gerek sınav stresinden gerekse COVİD 19 dan dolayı stres yapan bir çok öğrencimiz sınavı yarım bırakmak zorunda kalmış, tuvalet ihtiyacını gideremeyen öğrenciler erken bırakıp çıkmış, sınav süresince sıkıştığı için kıvranıp durmuş hatta bazı öğrencilerin altına yapmalarına dahi tanık olunmuştur. Yaşatılan bu travmaların hesabını kime soracağız. Elbette bunun birinci derece sorumlusu Milli Eğitim Bakanı ve bakanı bu duruma zorlayanlar. Yurdun çeşitli yerlerinde Covid 19’lu yada karantina altında olan öğrencilerin diğer öğrencilerle aynı okulda sınava girdiği, bu öğrenciler için salon görevlisi olan meslektaşlarımızın o salonda Covid 19 karantinasında öğrenci olduğu bilgisini ancak gittiği kurumda öğrenmiş, gerekli tedbirleri alamadan görevine devam etmek zorunda kaldılar” ifadelerini kullandı.
Çocuklarımızın bu sınava adil koşullarda girmedikleri unutulmamalı
Eğitim İş Sendikası Gaziantep Şube Başkanı Mustafa Ay, konuşmasını şu cümlelerle bitirdi: “Önce Temmuz ayında yapılacağı açıklanan YKS muhtemelen ticari kaygılarla Haziran ayına çekilmiş. Kendini temmuza sonuna göre ayarlayan öğrenciler ters köşe yapıldığı gibi halen yayılması devam eden pandemiye meydan okunarak insan hayatı hiçe sayılmıştır. Bu kadar olumsuz etmene rağmen eğitim emekçileri kendi sağlıklarını hiçe sayarak öğrencilerin mağdur olmaması için görev alarak insani ve vicdani sorumluluğunu yerine getirmiştir. İnsan hayatı ve geleceğini bu kadar değersizleştirilmesine ve tüm sağlıksız koşullara rağmen sınavlarda başarı gösterecek öğrencilerimiz, tamamen kendi çabalarıyla bu başarıya ulaşmış olacaklar. İstediği bölüme yerleşemeyecek olan gençlerimiz kendilerini asla suçlamamalıdır. Velilerimiz de çocuklarımızın bu sınava adil koşullarda girmediklerini unutmamalı.” Hüseyin Karataş