ANASAYFA arrow right Ekonomi

2020’den çıkan iki önemli ekonomi dersi var

2020’den çıkan iki önemli ekonomi dersi var
YAYINLAMA: 30 Aralık 2020 / 13.58
GÜNCELLEME: 30 Aralık 2020 / 13.58

TÜSİAD Baş Ekonomisti Gizem Öztok Altınsaç, 2020 yılında iki önemli ekonomi dersinin ortaya çıktığını yazdı. Altınsaç, "Bir bütün olarak 2020’nin hepimize çok şey öğrettiği kesin; buna pandeminin can yakan sonuçları da dahil. Krizler, ders çıkarıp öğrenme anlamında çok kıymetli. Ekonomi tarafına bakarsak, en kısa haliyle son bir yıla dair iki ders öne çıkabilir. Bunlardan ilki küresel ekonomide, 'önceliklendirmenin önemi'. İkincisi de Türkiye ekonomisi bacağında, serbest piyasaya müdahale ettiğinizde sonucun nerelere varacağı konusu." görüşünü savundu. 

Altınsaç Yetkin Report'ta kaleme aldığı yazıda, "Küresel ekonomiden başlarsak; Şubat ortası, Mart 2020 başları… Pandemi var ama henüz 'pandemi' demiyoruz. Çin’i konuşuyoruz sadece. Derken tüm dünyaya hızla yayılmaya başlıyor. Mart ayının başı, ABD Merkez Bankası, FED, aniden toplanarak faizi düşürüyor. Piyasa olarak şaşkınız. Bir çok iktisatçıdan, küresel çapta, bu nasıl hareket ne anlamı var gibi eleştiriler duyuyoruz. İktisatçılar da sık sık yanılabiliyorlar. Ardından, Mart 15, 2020, bir Pazar günü.. O hafta Perşembe günü ABD Merkez Bankası FED’in olağan toplantısı var. Toplantıya dört gün kalmış. FED, toplantıya kadar bekleyemeden Pazar günü yine acil toplanarak faizleri sıfıra düşürüyor. Ve aslında kısa bir süre sonra görüyoruz ki, FED, bir merkez bankasının atabileceği en hızlı adımı en kısa vadede atmış oluyor." düşüncesini dile getirdi.

"Gelelim Türkiye’ye" ara başlığının altında Altınsaç, "Sanırım 2020’de finansal piyasalarda olan herkesin, bir kitabı dolduracak kadar anısı olmuştur. Her güne yeni bir regülasyonla, değişiklikle uyandığımız, bakalım bu haftasonu ne gelecek dediğimiz çok zor bir dönemi geride bırakıyoruz. Çok fazla konu öğrendik ama bir tanesi kanımca hepsinden önemli. O da liberal piyasa işleyişine, haddinden fazla müdahale edersek sonucun nerelere varacağını görmüş olmamız. Kısa vade kazanımlar için, piyasa dengesi ile oynadığımızda, orta vadede neleri kaybedeceğimizi önceden çokça anlatsak da maalesef bugün o hataların sonuçlarını yaşayarak görüyoruz." değerlendirmesini yaptı. 

Altınsaç, "Ne yaptık? Mayıs’tan Ağustos’a kadar, büyüme hedefiyle, olması gerekenin çok üzerinde, enflasyonu çok da ciddiye almadan, muazzam bir kredi desteği verdik. 2021’deki kredi büyümesini öne çektik. Şimdi, neresinden baksanız en az 4-5 ay bu kredi büyümesini göremeyeceğiz. Dolar kurunu Haziran civarlarında 6.85’te 1,5 ay kadar sabitleme macerasına girdik, rezervlerimizi çokça erittik. Gün sonunda kaçınışmaz olarak daha ani bir değer kaybıyla karşılaştık. 2019 sonunda milli gelirimiz 750 milyar dolardı, bu yılı 700 milyar dolar ile bitireceğiz. Hatırlarsak 2013’te milli gelirimiz 960 milyar dolar idi." ifadesini kullandı. 

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *