Şişmanlık kendi başına bir hastalık olduğu kadar, belli başlı hastalıkların da hazırlayıcısı. Dağlarda doğal olarak toplanan otlar, birçok hastalığa da çare olarak tüketicisiyle buluşuyor. Zayıflama otları son yıllarda başlı başına bir sektör oluşturdu. Otlar, sanayi tesislerinden başlanarak hijyenik koşullarda tüketiciye sunuluyor. Şişmanlığın fizyolojik olduğu kadar insanları psikolojik olarak da etkilediği söyleniyor.
Ömer Büyükkonuk, “Hipertansiyon, şeker hastalığı, kalp damar hastalığı, dolaşım bozuklukları, nefes darlığı, eklem ve kas rahatsızlıkları, bel ve sırt ağrıları aşırı kilo fazlalığı ile ilişkilidir. Avrupa ülkelerinde, Çin’de, Tayvan‘da hasta olmadan da bu otlar tüketiliyor. Prospektüse uyulduğunda yan etkisi bulunmayan bu çaylar dünyanın durumuna göre ayda 3-7 kg arasında etkili olabiliyor. Mide ve bağırsak da aşırı hassasiyet olanlarda, gebelerde ve emziren annelerde zayıflama çayı, macunu ve suyunu tavsiye etmiyoruz. Bu çaylar tokluk hissi verip yağ yakıcı özelliğine sahip olduğunda özellikle hamilelik döneminde istenmeyen sonuçlar ortaya çıkabilir” diye konuştu.
RSS